YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5543
KARAR NO : 2014/14973
KARAR TARİHİ : 03.11.2014
MAHKEMESİ : Nazilli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/10/2010
NUMARASI : 2007/129-2010/402
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı S.. H.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu N.. H.. aleyhine icra takibi yaptıklarını takip sırasında borçlunun ölümü üzerine karısı Seher ve kızları hakkında takibe devam ettiklerini, borcu karşılayacak mal bulunamadığını Seher’in takibi semeresiz bırakmak için dava konusu taşınmazı davalı yakını N.. G..’e onunda Seher’in kardeşi F.. Ö..’a sattığını, bu satışlara ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Seher vekili, takip nedeniyle müvekkilinin maddi açıdan zor durumda kaldığını ve taşınmazını satmık zorunda kaldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı N.. G.., Seher’in teyzesinin torunu olduğunu, paraya ihtiyacı olup satmak istediğini, taşınmazı aldıktan sonnra Seher’in kardeşine sattığını beyan etmiştir.
Diğer F.. Ö.., duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, borcun doğumundan sonra borçlunun durumunu bilen Nuri’ye satış yapılması, bedeller arasında fahiş fark olması ve Fatma’nın borçlunun kardeşi olduğundan bahisle davanın kabulüne karar vermiş; hüküm, davalı S.. H.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, diğer dava koşulları yanında davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması gerekir. Somut olayda, davalı borçlu alacaklı hakkında dava dayanağı takiple ilgili olarak Yenipazar Asliye Hukuk Mahkemisinin 2007/14 Esas ve 2011/1 Karar sayılı dosyasından menfi tesbit davası açmış ve yargılama sonunda takip dayanağı bonoyu imzalayan Seher’in murisi Nedim’in fiil ehliyeti olmadığından senedin geçersiz olduğunun ve takibin iptaline karar verildiği anlaşılmakdır. Anılan kararın kesinleşmesi halinde geçerli bir takipten söz edilemeyecektir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, menfi tesbit davasının kesinleşin sonucuna göre değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı S.. H.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı S.. H..’ya geri verilmesine 3.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.