Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/5259 E. 2014/5082 K. 03.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5259
KARAR NO : 2014/5082
KARAR TARİHİ : 03.04.2014

MAHKEMESİ : Hatay 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/01/2013
NUMARASI : 2011/129-2013/8

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, olay tarihinde davalının sevk ve idaresindeki araç ile davacıların murisinin sevk ve idaresindeki araç ile içinde davacılar Arzu, Uğur ve Hadice de varken çarpışması sonucu meydana gelen kazada muris Fatma’nın vefat ettiğini ve davacı Hadice’nin de malul kaldığını belirterek, davacı Hadice için (50.000 TL kendi sakatlığı +25.000 TL kızının vefatı nedeniyle) 75.000,00 TL, yine meydana gelen ölüm ve kalıcı sakatlıklardan dolayı M.. K.. için 25.000 TL., A. K. için 10.000 TL ve U.. K.. için 10.000 TL olmak üzere toplam 120.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile Hadice için 50.000,00 TL, Mehmet için 10.000,00 TL, Arzu ve Uğur için ayrı ayrı 4.000,00’er TL olmak üzere toplam 68.000,00 TLmanevi tazminatın (olay tarihi olan 16/08/2009 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte) davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayın oluş şekli, olay tarihi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacılardan Hadice için tazminat miktarı fazladır. Davacı Hadice için daha alt düzeyde manevi tazminat takdiri için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 3.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.