YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5221
KARAR NO : 2014/5034
KARAR TARİHİ : 03.04.2014
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2009/199-2012/652
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleten, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın müvekkilleri desteği Y. A.’e çarpması sonucu vefatına neden olduğunu belirterek asıl ve birleşen davalarda destekten yoksun kalma neden ile fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı B. N.için 4.000,00.-TL, diğer davacıların her biri için 500,00.-TL olmak üzere toplam 6.000,00.-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, ayrıca B. N.için 4.000,00.-TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 30.000,00.-TL olmak üzere toplam 124.000,00.-TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, talebini ıslah dilekçesiyle arttırmıştır.
Davalı A. Sigorta A.Ş. vekili, kusur oranında, gerçek zarardan, poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı S. ve S.. K.. vekili, müvekkilinin kazada kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün %25 kusurlu olduğu kabul edilerek, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacılar asıl ve birleşen davalarda anne ve baba için toplam 11.587,70.-TL maddi tazminatın sigorta şirketinden dava, diğer davalılardan olay tarihinden, ayrıca B.N.için 4.000,00.-TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 5.000,00.-TL olmak üzere toplam 24.000,00.-TL manevi tazminatın sigorta dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve davacılar E. N. ve A. A.yönünden manevi tazminatın takdirinde BK’nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma zararın tazmini ve manevi tazminat istemine yöneliktir.
BK.’nın 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dosya kapsamından, mahkemece anne Yasemin ve baba E.. A..’ün her biri için 5.000,00.-TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları da gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen davacılar anne Yasemin ve baba E.. A.. için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir miktar daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan düşük manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz nedenlerinin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 3.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.