YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/517
KARAR NO : 2013/17365
KARAR TARİHİ : 09.12.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu, davalıya trafik sigortalı aracın, tek taraflı kaza yapması sonucu müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve malul kaldığını belirterek müvekkilinin maluliyet oranının tesbiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 22/08/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat taleplerini 149.789,91 TL’ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, davacının sigortalı araçta hatır için taşındığını, bu nedenle belirlenecek zarardan indirim yapılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 149.789,91 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekili yargılama aşamasındaki savunmasında, davacının, sigortalı araçta hatır için taşındığını ileri sürerek belirlenecek zarardan indirim yapılması gerektiğini
ileri sürmüştür. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK.’nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hâkim, tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. O halde mahkemece, bu savunma üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması gerekmekte olup davalının savunmasına itibar edilmeyerek ve karar yerinde tartışılmayarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 9.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.