YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5032
KARAR NO : 2014/2860
KARAR TARİHİ : 03.03.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2012
NUMARASI : 2005/430-2012/474
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili tarafından yangın sigorta poliçesi ile sigortalı işyerinde, davalı şirket tarafından üretilen LPG sistemine ait boru tesisatından kaynaklanan gaz sızıntısının 12/07/2005 tarihinde meydana getirdiği yangın sonucu hasar meydana geldiği, sigortalının zararının tazmin edildiğini ileri sürerek, 96.042,84 TL tazminatın 11/10/2005 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin bir kusuru bulunmadığını, sigortalının işyerinde gerekli önlemleri almaması nedeniyle olayın meydana geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı şirketin olayın meydana gelmesinde %25 oranında, sigortalı şirket yetkililerinin %75 oranında kusurlu olduğu, hasarın 92.000 TL olduğu gerekçesiyle 23.000,00 TL tazminatın 11/10/2005 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dava, yangın sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Sigortalı ile davalı arasındaki 29/08/1997 tarihli Dökme LPG Teslim ve Emanet Teslim Sözleşmesinde “Davalı İpragaz tarafından sigortalıya ihtiyacını karşılayacak kapasitede LPG stok tankı ve tank teçhizatı vs. emaneten teslim edildiği, LPG tankları, teçhizatlar, buharlaştırıcılar ile tüm tesisin mülkiyetinin davalıya ait olduğu, tank ve teçhizatın bakımının İpragaz’ca verilecek işletme talimatına uygun olarak sigortalı tarafından yapılacağı, sigortalı müşterinin tank ve teçhizatı korumak ve emniyet tedbirlerini almak zorunda olduğu, müşterinin fabrika ve işletmesinde LPG’nin depolanması ve kullanılması sırasında vukua gelebilecek her türlü kaza ve yangının işletmeye ve eşhasa verebileceği her türlü zarar ve hasardan dolayı hukuki ve cezai sorumluluğun müşteriye ait olduğu” düzenlenmiştir. Dava konusu olayda, LPG tankından kumlama makinesindeki beklere tesisatla aktarılan LPG’nin kumlama makinesindeki iç tesisatındaki kaçaktan sızarak makinenin altındaki boşlukta birikip kıvılcımla patlaması sonucu hasar meydana gelmiştir. Mahkemece alınan İTÜ Makina Fakültesi öğretim görevlileri tarafından düzenlenen 18/12/2007 tarihli bilirkişi kurulu raporunda “LPG tankı ve teçhizatının İpragaz tarafından kurulduğu, ancak kumlama makinesindeki gaz tesisat projesinin kim veya hangi firma tarafından yapıldığı ve tesisatın uygulanmasının kime veya hangi kuruluşa yaptırıldığı konusunda dosyada bir bilgi ve belge olmadığı, her halükarda davalı ve sigortalının sorumluluğunun bulunduğu, kumlama makinesine ait LPG tesisatını kim tarafından kurulduğuna göre, davalı ve sigortalının kusur oranlarının derecesi değişecek şekilde alternatifli görüş bildirildiği, 09/04/2012 tarihli ek raporda davalı ve sigortalı dışında ayrıca davacı sigorta şirketine de kusur yüklendiği anlaşılmıştır.
Tarafların itirazı üzerine alınan 06/07/2012 tarihli ikinci bilirkişi kurulu raporunda ise kumlama makinesinin davacı şirketin sigortalısının kendi ihtiyacına göre tasarlanmış ve imal edilmiş bir tesis olduğu, içindeki LPG tesisatının da sigortalı tarafından yaptırıldığı belirtilerek davalının 2/8, sigortalının 6/8 oranında kusurlu olduğu görüşü mahkemece kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
Ancak, hükme esas alınan 06/07/2012 tarihli bilirkişi raporunda kumlama makinesinin içindeki LPG tesisatının davacı şirketin sigortalısı tarafından imal edilmiş bir tesis olduğunun hangi belgelere ve bilgiye dayanılarak tespit edildiği anlaşılamamıştır. Davacı vekili de, kumlama makinesi içindeki LPG tesisatının sigortalı tarafından yaptırılmadığı, davalı tarafından yaptırıldığını iddia etmektedir. Bu durumda mahkemece, kumlama makinesi içindeki LPG tesisatının kim tarafından yaptırıldığının sigortalı ve davalıya sorularak, gerekli belgeler getirtilmek suretiyle tespit edilmesi ve sonucuna göre ek rapor alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru olmamış, hükmün taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
2)Davacı vekili dava dilekçesinde 96.042,84 TL’nin rücuen tahsilini istemiştir. Delilleri arasında sunduğu ödeme belgelerine göre davacının sigortalısına makinedeki hasar nedeniyle 92.000 TL ve kar kaybı olarak 4.042,84 TL ödeme yaptığı anlaşılmasına göre, bilirkişi raporlarında ve mahkemenin gerekçesinde kar kaybı talebi ile ilgili değerlendirme yapılmaması ve hükümde de kar kaybı talebi ile ilgili olumlu olumsuz karar verilmemesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün taraflar yararına, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine 3.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.