YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4344
KARAR NO : 2014/4272
KARAR TARİHİ : 24.03.2014
MAHKEMESİ : Develi 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/10/2012
NUMARASI : 2009/233-2012/671
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkillerinden D.. E.. ve N.. E..’un çocuğu, İ.. E..’un torunu, diğer davacılarında kardeşi olan İ. E.un davalıların işleteni, sürücüsü ve sigortacısı olduğu aracın karıştığı trafik kazası sonucu hayatını kaybettiğini belirterek davacı anne ve baba için 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, olayda yaralanan davacı baba için, 100,00 TL tedavi gideri, 50,00 TL bakım gideri tazminatı ile anne ve baba için ayrı ayrı 20.000,00’er TL, diğer davacılarından herbiri için de ayrı ayrı 10.000,00’er TL manevi tazminat talep etmiş, 09.03.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 17.928,34 TL olarak artırdığını belirtmiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre,davanın kısmen kabulü ile davacılar D.. E.. ve N.. E.. için bilirkişi raporunda belirtilen toplam 17.928,34 TL maddi tazminatın (1.000 TL’sinin olay tarihi olan 03.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 16.928,34 TL nin ıslah tarihi olan 09.02.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) davalılardan alınarak davacılar Durmuş ve N.. E..’a verilmesine,
Davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, davacı N.. E.. için 10.000,00 TL, D.. E.. için 10.000,00 TL, F.. K.. için 8.000,00 TL, H.D. için 8.000,00 TL, R.. G.. için 8.000,00 TL, İ.. E.. için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 49.000,00 TL manevi tazminatın davalılar Halil İbrahim Fırat ve A.. F.. mirasçılarından müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar ve davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-)Davacı vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde; Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
a)Hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda, 10.01.1987 doğumlu destek İsmail’in kaza tarihinde 23 yaşında olmasına ve asgari ücret üzerinden gelir elde ediyor olmasına göre değerlendirme yapılmıştır. Ancak, olay tarihinde destek Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi öğrencisidir. O halde; Üniversite öğrencisi olan müteveffanın kaza tarihi itibariyle, yaşadığı yere ve mezun olduğu okula göre, yıllık ve aylık ortalama gelirinin ilgili meslek kuruluşlarından sorulup araştırılarak ortalama gelir durumu tespit edildikten sonra dosyada raporu bulunan aktüerya uzmanı bilirkişiden ek rapor alınıp sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
b)Tedavi gideri ve refakatçı gideri konusunda belge ibraz edilmediği gerekçesiyle bu konudaki istem reddedilmiştir. Oysa ölüm olayı gerçekleştiğine göre bunun için bir takım giderlerin yapıldığının da kabulü gerekir. Mahkemece bu konuda ilgili birimlerden bilgi alınarak karar verilebileceği gibi BK. 42. maddesi uyarınca da bu kalem talep için takdir edilecek tazminata hükmedilmek gerekirken belge ibraz edilmediği gerekçesiyle reddi doğru değildir.
3)Davalı vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde;
a) Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden traktörün sağ çamurluğunda oturan davacılar desteğinin dengesini kaybederek yere düşüp devrilmesi ve hareket ivmesi sonucu römork üzerinde bulunan kavak ağaçlarının üzerine gelmesi nedeni ile yaşamını yitirdiği anlaşılmaktadır. Davacılar desteğinin güvenli olmayan bir şekilde traktör römorkunda seyahat etmesi kazanın sonucunu ağırlaştırmıştır. Bu nedenle tazminat tutarları belirlenirken BK 44. maddesi uyarınca karar altına alınan tazminat tutarlarından uygun bir indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemiş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
c)Dosya kapsamına göre; davalılardan A. F., Y. F. ,K. F., Y.. F.. ve A.. F.. için 29.08.2012 tarihinde H.. F.. vasi olarak atanmıştır. Ancak vasiye tebligat çıkartılarak duruşmalara davet edilmemiş ve vasinin yokluğunda 18.10.2012 tarihinde karar verilmiştir.
Anayasa’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesi gereğince herkes, yasal yöntem ve yollardan faydalanarak yargı yerleri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası’nın 73. maddesi gereğince de yasada gösterilen ayrık durumlar dışında yargıç, tarafları iddia ve savunmalarını bildirmeleri için yasaya uygun olarak çağırmadıkça karar veremez.
Yerel mahkemece açıklanan yasal düzenlemeler gözetilmeyerek davalılar vasisi H.. F.. yöntemine uygun olarak duruşmaya çağrılıp taraf teşkili sağlanmadan onun yokluğunda karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar ve davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2/a-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (3/a-b)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine 24.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.