YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3979
KARAR NO : 2014/2055
KARAR TARİHİ : 18.02.2014
MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31/12/2012
NUMARASI : 2007/303-2012/714
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı F.. Ö.. ve davalı E.. İ.. S.. A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların sürücüsü ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu aracın davacı yaya M.. Ü..’e çarparak yaralanmasına neden olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere Meral için 1.000 TL. maddi, 20.000 TL. manevi, anne Keziban için 1.000 TL. maddi, 10.000 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile Meral için maddi tazminat talebini 25.123,51 TL. olarak ıslah etmiş, diğer davacı Keziban için talep ettikleri maddi tazminattan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı F.. Ö.. vekili, kusur oranı ve tazminat miktarını kabul etmediklerini, davacı Meral’in kazadan önce de sağlık sorunları olduğunu, kaza ile illiyet bağı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı sigorta şirketi yönünden manevi tazminat talebinin reddine, davacı K… Ü..’ün maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, davacı Meral için 25.123,51 TL. maddi tazminatın davalılardan tahsiline, Meral için 12.000 TL. Keziban için 6.000 TL. manevi tazminatın davalı F.. Ö..’den tahsiline karar verilmiş hüküm davalı F.. Ö.. vekili ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle, ceza yargılaması sırasında alınan ve kesinleşen bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa ve dosya içeriğine uygun bulunması sebebiyle mahkemece benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı F.. Ö.. vekili ve davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davacının yaralanması nedeniyle maluliyet oranının belirlenmesi için alınan Adli Tıp Kurumu raporunda davacının maluliyet oranı %15.2 yazıldığı, ancak yazı ile de yüzde dokuz ibaresinin yazılmış olduğu halde mahkemece, bu çelişkinin giderilmesi raporu veren kurumdan istenmeden doktor tanık beyanı ile düzeltme yoluna gidilmesi doğru görülmemiştir.
Davalı vekili davacının olaydan önce bazı rahatsızlıklarının olduğunu, maluliyet raporunda belirtilen hususların daha önceki rahatsızlıklarından kaynaklandığını ve son sağlık durumuna ilişkin alınan raporlar dikkate alınmadan rapor alındığını savunmuş, mahkemece davalının itirazları değerlendirilmemiştir. Dosya içerisinde bulunan tedavi evraklarına göre davacının kazadan önce tedavi görmekte olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece davalının itirazları da dikkate alınarak, davacının kazadan önce ve sonra gördüğü tedavilere ait tüm tedavi evrakları ve raporları değerlendirilerek davacının maluliyet oranı, maluliyetinin kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
3-Davalı sigorta şirketi davalıya ait kazaya neden olan aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 99/1.maddesinde “sigortacının, kendisine tazminat ödenmesi için gerekli ihbar yapılıp, belgenin ibrazından itibaren 8 iş günü içinde ödeme yapacağı” hükme bağlanmıştır. Davalı sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü ancak bu tarihte, böyle bir başvuru olmadığı takdirde ise dava tarihinde doğmaktadır. Mahkemece davacılar tarafından davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış ise başvuru tarihi tesbit edilerek sonucuna göre davalı yönünden temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde davalının kaza tarihinden işleyecek faiz ile sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı F.. Ö.. vekili ve davalı E..İ.. S.. A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı F.. Ö.. vekili ve davalı E.. İ.. S.. A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı E.. İ.. S.. A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı F.. Ö.. vekili ve davalı E.. İ.. S.. A.Ş.’ne geri verilmesine 18.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.