YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3250
KARAR NO : 2014/2522
KARAR TARİHİ : 25.02.2014
MAHKEMESİ : Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/12/2012
NUMARASI : 2011/153-2012/454
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın davacıların desteği Murat Ş..’nın yolcu olarak bulunduğu motosiklet ile çarpışması sonucu davacıların desteğinin vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, her davacı için ayrı ayrı 500 TL. maddi 50.000 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı Dudu için 8.089,88 TL. davacı Sebahattin için 8.686,99 TL. olarak ıslah etmiştir.
Davalılar vekili, kusur oranı ve tazminat miktarını kabul etmediklerini, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı S.. Ş.. için 8.686,99 TL. maddi 10.000 TL. manevi, davacı D.. Ş.. için 8.089,88 TL. maddi 10.000 TL. manevi, davacı S.. Ş.. için 7.500 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47.(TBK.56) maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 25.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.