YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2768
KARAR NO : 2014/1547
KARAR TARİHİ : 11.02.2014
MAHKEMESİ : İzmir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2012
NUMARASI : 2010/533-2012/476
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili, davacıların desteklerinin davalı şirkete trafik sigortalı olan ve kazanın oluşunda tamamen kusurlu olan araç ile çarpışması sonucunda yaşamını yitirdiğini,davalı sigorta şirketi tarafından dava öncesi yapılan ödenmenin yetersiz olduğunu belirterek, fazlaya dair talep hakkı saklı kalmak kaydıyla aktüer hesabı yapılıp sigorta şirketince yapılan ödeme düşülmek suretiyle 8.000,00TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini talep etmiş iken ıslah dilekçesiyle talebini 83.372,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, ödeme yapılıp ibraname alındığını, sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 83.372,00 TL bakiye maddi tazminatın yapılan 66.628,00TL ödeme düşüldükten sonra 83.372,00TL poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan alınıp kendisine asaleten, Feyyaz’a velayeten davacıya verilmesine, 10.02.2010 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, raporun aktüerya uzmanından alınmış olmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, tarafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeyi 18.10.2010 tarihinde alan davacı taraf, bilirkişinin hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldığı paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmiş olup, davalının sorumlu olduğu tazminat bu hesaplamanın yapıldığı gündeki verilere göre yapılmalıdır. Zira, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacıya yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile dava konusu tazminatın hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan tazminattan indirilmesi gerektiği hususu Dairemizin yerleşik uygulamalarıyla da açıktır.
O halde, mahkemece, bilirkişiden güncelleme hesabı da yapılmış şekilde ek bir rapor alınıp mahsubu gereken miktar belirlendikten sonra ve KTK 99.maddesi uyarınca hükmedilecek tazminatın faiz başlangıç tarihi de araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin (2) numaralı bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.