Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/261 E. 2014/9988 K. 26.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/261
KARAR NO : 2014/9988
KARAR TARİHİ : 26.06.2014

MAHKEMESİ : Bursa 4. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2012
NUMARASI : 2012/356-2012/362

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı 3.kişi vekili, Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2011/11510 sayılı takip dosyasından 14.11.2011 tarihinde müvekkilinin işyerinde haciz işlemi uygulandığını, haciz ve muhafaza yapılmaması için alacaklıya ödenmemek koşuluyla dosyaya 34.750,00 TL. yatırıldığını, ancak bu paranın 16.11.2011 tarihli müdürlük kararıyla talep eden alacaklıya ödendiğini ileri sürerek 16.11.2011 günlü icra memuru işleminin iptal edilerek paranın icra dosyasına iade edilmesini ve 14.11.2011 günlü haciz işleminin İİK’nun 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda haczin İİK’nun 97. maddesine göre yapılmasına karşın haciz sırasında borcu karşılar mahiyette ödeme yapılması nedeniyle haciz ve muhafaza işleminden vazgeçildiği, haciz sırasında haciz ve muhafazanın önüne geçebilmek amacıyla 3.kişi tarafından ödenen bedelin İİK’nun 361. maddesinde aranan fazla para tahsili veya yanlışlıkla ödeme yapılması koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir.
Dava 3.kişinin İİK’nun 96. maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir.
Davacı 3.kişi 14.11.2011 günlü haciz tutanağı içeriğine göre haciz baskısı altında muhafaza işleminin yapılmasını önlemek amaca ile yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesini, kendilerine yediemin olarak tekrar geri verilmesini talep ederek dosya borcunun tamamını haciz sırasında ödemiştir. Bu durumda, iradi olarak borcun ödenmesinden bahsedilmesi mümkün değildir. Bu koşullarda haczin yatırılan paraya ilişkin olduğu ve istihkak davasının açılabileceği de Yargıtay’ın istikrar kazanan uygulanması ile kabul edilmektedir. (H.G.K. 9.4.2014 tarih 2013/17-770-2014/505 sayılı ilamı)
Bu nedenlerle ortada geçerli bir haczin (para haczinin) varlığının kabulü ile işin esasına girilerek toplanacak delillere göre bir karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadan borcun ödendiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.