Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/21258 E. 2015/9085 K. 23.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21258
KARAR NO : 2015/9085
KARAR TARİHİ : 23.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 23.06.2015 Salı günü davacılar vekili Av. … geldi. Davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı …’ın sürücüsü, davalı …’ın maliki olduğu, davalı … Sigorta AŞ’ye zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile davalı … Anonim Türk Sigorta AŞ’ye kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın alt geçitten çıkıp karşı şeride geçerek bu şeritte seyreden davacıların murisi ….’ün de içinde yolcu olarak bulunduğu maktül ….’ün sürücüsü, davalı …’ın maliki olduğu ve davalı …’ye zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı ticari taksiye çarpması sonucunda meydana gelen kazada, ticari taksi sürücüsü … ve içinde yolcu olarak bulunan … ile davacıların murisi …’ün öldüğünü, kazanın karşı aracın kusuru ile meydana geldiğini, davacıların murisi Zehra’nın özel bir okulda ingilizce öğertmeni olduğunu, ayda 2.500,00 TL maaş aldığını, ayrıca sahip olduğu sertifikalar sayesinde verdiği özel dersler karşılığında ayda 1.000,00 TL gelir elde ettiğini, ailesine ayda 1.000-1.500 TL yardım ettiğini, yurt dışında aldığı ev için kullandığı mortgage kredisi için ayda 1.500,00 TL ödediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı anne Güler ve baba İbrahim için ayrı ayrı 1.000,00’er TL destek tazminatı, ayrı ayrı 100.000,00’er TL manevi tazminat ile davacı kardeşleri için ayrı ayrı 50.000,00’er TL manevi tazminat ve tüm davacılar için 400,00 TL cenaze ve defin giderinin davalı … şirketleri yönünden dava tarihinden ve diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazmninat talebini davacı anne Güler için 53.288,28 TL ve davacı baba İbrahim için 49.052,13 TL olarak ıslah etmiştir.
Birleştirilen davada davacılar vekili, davacı anne ve baba için ayrı ayrı 100.000,00’er TL ve davacı kardeşler için ayrı ayrı 50.000,00’er TL manevi tazminatın karşı aracın ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi olan davalı … Anonim Türk Sigorta AŞ’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Anonim Türk Sigorta AŞ vekili, karşı aracın kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçeleri ile müvekkil sigorta şirketine sigortalı olduğunu, öncelikle aracın zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesini düzenleyen Halk Sigorta AŞ’nin tazminattan sorumlu olduğunu, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi limitini aşan maddi tazminattan müvekkil şirketin sorumlu olabileceğini, manevi tazminatın poliçe kapsamında olduğunu beyan etmiştir.
Davalı …, aracı emanet olarak verdiğini, kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili, taksinin maliki oluğunu ancak kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığını, tüm kusurun karşı araç sürüsünde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, tüm kusurun kendisinde olmadığını, ceza davasının sonuçlanmasının beklenmesi gerektiğini beliterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Sigorta AŞ vekili, müvekkil şirketin karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğunu, maddi tazminattan poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, aynı kazada iki kişinin daha öldüğünü, bu nedenle poliçe teminatının zarar görenler arasında garameter paylaştırılması gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili; ticari taksinin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğunu, ancak sigortalının kusuru olması halinde poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumluklarının bulunduğunu savunmuştur.
Mahkemece; toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı … ve davalı … yönünden, ticari taksi sürücüsü maktül …. kazada kusursuz olduğundan bu davalılar yönünden maddi tazminat taleninin reddine, davalı … Anonim Türk Sigorta AŞ yönünden davalı … sigorta AŞ zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi limiti ile maddi tazminatı karşılandığından bu davalı yönünden maddi tazminat talebinin reddine; maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı anne Güler için 53.288,28 TL ve davacı baba İbrahim için 49.052,13 TL maddi tazminatın ve tüm davacılar için 400,00 TL cenaze ve defin giderinin davalı … Sigorta AŞ yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; davalı … ile Serdar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine; manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı anne ve baba için ayrı ayrı 50.000,00’er TL ve davacı kardeşler için ayrı ayrı 10.000,00’er TL manevi tazminatın davalı … ve Serdar yönünden kaza tarihinden, birleşen davalı … Anonim Türk sigorta AŞ yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı, cenaze gideri ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı
ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, davacıların murisi …’nın yaşı, kazanın meydada geliş biçimi, davalı sürücü Barış’ın kazada tam kusurlu olması, kaza tarihi ve tarafların sosyal ve ekonomik durumularına ilişkin hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davacı anne Güler, baba İbrahim ve kardeşler … için ayrı ayrı takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve bu davacılar yönünden manevi tazminat miktarı bir miktar artırılmak suretiyle hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 3. maddesinde birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddedilmesi halinde, red sebebi ortak olan davalılar lehine tek bir avukatlık ücretine hükmolunacağı öngörülmüştür. Buna rağmen mahkemece, aleyhine açılan maddi tazminat talebi tümden red edilen davalılar … ve … için ve aleyhine açılan manevi tazminat talepleri kısmen red edilen tüm davalılar için ayrı ayrı vekalet ücreti taktir edilmiştir.Aleyhine açılan maddi tazminat talebi aynı nedenle red edilen davalılar … ile … yönünden ve aleyhine açılan manevi tazminat talepleri kısmen reddedilen tüm davalılar yönünden bu taleplerin aynı nedenle reddedildiği gözetilerek bu davalılar yararına tek vekalet ücreti verilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; yukarıda (2 ve 3) numaralı bentte belirtilen nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 23/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.