Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/21175 E. 2014/333 K. 15.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21175
KARAR NO : 2014/333
KARAR TARİHİ : 15.01.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/05/2013
NUMARASI : 2010/701-2013/285

Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı M.. B.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkiline zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile sigortalı olup davalı şirkete ait aracın, diğer davalı M.. B.. idaresinde iken meydana gelen trafik kazasında karşı aracın hasarlanmasına yol açtığını, diğer araçta oluşan hasar nedeniyle aracın kasko sigortacısına müvekkili tarafından 15.000 TL ödendiğini, kazanın alkolün etkisi ile oluştuğunu belirterek, ödenen tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı M.. B.. vekili, kaza anında aracın ehliyeti geri alınan kardeşi Necdet Berberoğlu tarafından kullanıldığını, bu şahsın müvekkilinin izni olmadan ehliyetini alarak kazadan sonra davalıya ait ehliyet üzerinden gerçeğe aykırı şekilde tespit tutanağı düzenlettiğini belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, kazanın davalıların kusuru nedeniyle meydana geldiği gerekçesiyle davanın kabulü ile, 15.000 TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı M.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik sigorta poliçesi uyarınca üçüncü kişiye ödenen tazminatın aracın alkollü kullanıldığı iddiasına dayalı sigortalı araç işleteni ve sürücüsünden rucuan tazmini istemine ilişkindir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4 ncü maddesi uyarınca zarar görene ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilecektir. Poliçede yer alan bu şart, esasen KTK.nun 95 nci maddesi düzenlemesinin poliçeye aksettirilmiş bir hükmüdür. Ancak, sigortacının mevcut düzenlemeler uyarınca böyle bir durumda akidi olmayan sürücüye yönelmesi mümkün değildir. Somut olayda poliçe kapsamı ve sigortalı araca ait ruhsat bilgilerinden sigorta ettirenin davalı S. Teks. İm. Ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, davalı M.. B..’nun ise sürücü sıfatının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, M.. B..’nun sürücü olduğu dikkate alınıp, bu kişi hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aleyhine hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
Bozma nedenine göre davalı M.. B.. vekilinin sair temyiz itiralarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı M.. B.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın bu davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Münür vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı M.. B..’na geri verilmesine 15.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.