Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/1831 E. 2013/6112 K. 02.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1831
KARAR NO : 2013/6112
KARAR TARİHİ : 02.05.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişiler vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı 3.kişiler vekili, … İcra Müdürlüğü’nün 2010/67 Takip, …İcra Müdürlüğünün 2010/210 Talimat sayılı dosyasından 5.5.2010 tarihinde haczedilen mahcuzların müvekkillerine ait olduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasını,%40 tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Davalı alacaklılar vekili, haciz adresinin borçluya ait olduğunu, mülkiyet karinesinin alacaklı lehine olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; borçlu ile davacıların adresinin aynı olduğu ve birlikte oturdukları, haczin bu adreste yapıldığı, davacılar tarafından sunulan çeyiz senedi, kullanım belgesi, taşıma irsaliyesi ve tarihsiz satış belgelerinin her zaman istenen kişi adına düzenlenebilecek adi nitelikte belgeler olduğu, tanık beyanlarının davayı kabule yeterli olmadığı, tapu kaydının davacı … adına olmasının bu durumu değiştirmeyeceği İİK 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin alacaklı lehine olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince 3.kişiler tarafından açılmış istihkak davasına ilişkindir.
Somut olayda takip dosyası kapsamından borçlu adına haciz adresi bildirilerek gönderilen ödeme emrinin davacının beyanı doğrultusunda borçlunun yurt dışında olduğu gerekçe-
siyle iade edildiği, Dışişleri Bakanlığının 14.1.2013 tarihli yazısından da borçlunun 2.8.2010 tarihinden beri Belçika’da ikamet ettiği anlaşılmaktadır. Dava konusu haciz borçlunun senet adresinde yapılmış olmasına rağmen haciz yapılan evin tapu kaydından 23.11.2005 tarihinden beri davacı … adına kayıtlı olduğu, davacıların evlendikleri 2006 yılından beri haciz adresinde ikamet ettikleri, babaları olan takip borçlusunun ise Belçika’ya gitmeden önce Karayatak köyünde hayvancılık yaptığı ve köyde kaldığı, takip konusu borcun da hayvan alım-satımından doğduğu, ilçeye geldiği zaman misafir olarak haciz yapılan adresin bahçesinde bulunan müştemilatta kaldığı tapu kaydı, tanık beyanları, zabıta araştırması ve keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Yine davacılar tarafından delil olarak olarak sunulan 29.7.2006 (evlilik 28.7.2006)tarihli çeyiz senedi de Anadolu’da yaygın olarak düzenlenen mahalli örf ve adetlere uygun olarak düzenlenmiş belge niteliğinde olduğundan ve dava konusu mahcuzları kapsadığından davacılar lehine delil olarak kabulü gereklidir. Tüm dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna göre ayrıca İİK’da yapılan son değişiklikle ev eşyalarının haczinde bazı özel durumların gözönüne alınmasını gerekli kılmasına göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun olmayan gerekçeyle davanın reddi isebetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişiler vekilinin temyiz itirazların kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişilere geri verilmesine 2.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.