YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18040
KARAR NO : 2014/12364
KARAR TARİHİ : 22.09.2014
MAHKEMESİ : Kastamonu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/07/2013
NUMARASI : 2012/338-2013/387
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı A.. A.. vekili ve birleştirilen davada davalı S.. K.. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın 19/06/2010 tarihinde müvekkili H. E. B.ın sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması sonucu davacı Emrah’ın sol bacağını diz altından kesilmek suretiyle kaybettiğini, tedavisinin devam ettiğini, diğer davacılar anne, baba ve kardeşinin de büyük üzüntü duyduklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı Emrah için 10.000,00 TL iş gücü kaybı ve tedavi gideri tazminatı ile 50.000,00 TL manevi tazminatın, anne Tevfika için 20.000,00 TL, baba Kadir için 20.000,00 TL, kardeş Emre için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal ticari faiziyle birlikte (davalılardan A.. A.. yalnız maddi tazminattan ve teminat ile sınırlı olmak üzere) müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, 19/06/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla işgücü kaybı tazminatı talebini 150.255,18 TL’ye, tedavi gideri istemini 5.936,78 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı A. Sigorta AŞ vekili, tedavi giderleri ile iş göremezlik tazminatlarının SGK tarafından karşılanması gerektiğini, davacının olayın oluşumunda ve zararın artmasında kusuru olduğunu savunmuştur.
Davalı Ümit ve Fatma vekili, davanın reddini istemiştir.
Birleştirilen davada davacılar H. E. B. ve K.. B.. vekili, davacı Emrah’ın geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle bacağının diz altından kesilmesi nedeniyle protez kullanmak zorunda kaldığını, tedavi giderlerinin bir kısmı ile protez giderinin tamamını babası davacı K.. B.. ile birlikte karşılamak zorunda kaldığını, tedavinin devam ettiğini ileri sürerek sağlık hizmetleri, tedavi ve protez gideri toplamı 13.070,98 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı SGK’dan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı SGK vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, kazada davalı sürücü Ümit’in % 80 oranında, davacı sürücü Emrah’ın % 20 oranında kusurlu olduğu, davacı Emrah’ın % 45 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği, iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği gerekçesiyle davacı Emrah için 150.255,18 TL iş göremezlik tazminatı ve 5.560 TL tedavi gideri (protez ve otel masrafının ) tazminatının davalılar Ümit, Fatma ve Aviva Sigorta AŞ’den (davalı sigorta şirketinin dava tarihinden itibaren poliçe limiti ile sınırlı olmak şartıyla), 376,78 TL tedavi giderinin davalılar Ümit, Fatma ve SGK’dan (SGK’nın fatura ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faiziyle), davacı Emrah için 25.000,00 TL, anne ve baba için ayrı ayrı 5.000,00 TL, kardeş için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalılar Ümit ve Fatma’dan kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı A.. A.. Vekili ve birleştirilen davada davalı SGK vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 150/a maddesinde motosiklet sürücülerinin kullanması zorunlu koruyucu tertibatlar arasında “dizlik” unsurunun sayılmamış olmasına göre, davalı A.. A.. şirketi vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) nolu, davalı SGK vekilinin aşağıdaki (4) nolu bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi, manevi tazminat, tedavi giderleri ve protez bedeli istemine ilişkindir.
25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarih, 6111 Sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın S.. K.. tarafından karşılanacağı” Yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin S.. K.. tarafından karşılanacağı….” düzenlenmiştir.
Davacı, yaralanması nedeniyle tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı ve ileride yapmak zorunda kalacağı tüm giderleri, yapılması zorunlu tedaviler ve ameliyat masrafları, yaşam boyu kullanılacak ilâçlar, protez ve benzeri aygıtlar için yapılacak masrafları isteyebilir.
Somut uyuşmazlıkta davacı kaza sonucu diz altından kesilen sol bacağı için protez gideri ile ileride değişecek protez giderleri isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, faturalı protez bedelinin tahsili hakkında hüküm kurulması isabetli ise de henüz yapılmamış olan ileride değişecek protez bedellerinin tazminata dahil edilmemesi doğru olmamıştır. Tedavi giderlerinden olan ileride yapılacak protez giderleri 2918 sayılı yasanın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderlerinden olmadığından işleten, sürücü ve trafik sigorta şirketinin sorumluluğuna esas olmak üzere uzman doktor bilirkişiden ayrıntılı gerekçeli, denetime açık ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3)Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.’nun 4. Maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, olayın oluş şekli, kusur durumu, maluliyet oranı ve diğer hususlar gözetildiğinde davacılar için takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
4)5502 sayılı Kanunun 36. maddesine göre, davalı SGK’nın harçtan muaf olduğu gözetilmeksizin, davalı Kurumun harçtan sorumlu tutulmuş olması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı A. Sigorta vekilinin tüm, davacılar vekili ve davalı SGK vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı SGK yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 7.328,73 TL kalan harcın temyiz eden davalı A. Sigorta A.Ş’den alınmasına peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 22.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.