Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/15517 E. 2015/2384 K. 10.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15517
KARAR NO : 2015/2384
KARAR TARİHİ : 10.02.2015

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu araçta yolcu iken gerçekleşen tek taraflı kazada yaralanarak daimi maluliyete uğradığını ileri sürerek ıslahla birlikte 115.524,11 TL sürekli iş göremezlik zararının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, ayrıca olayda hatır taşıması bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; %25 hatır taşıması indirimi yapılması sonucu belirlenen 86.643,09 TL sürekli iş gücü kaybı tazminatının 1.000 TL’si dava tarihinden, bakiyesi ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Kazaya neden olan aracın zorunlu mali sorumluluk trafik sigortacısı olan davalı ….’nin, 2918 sayılı KTK.nun 99/1.maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B.2-b.maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte kendisine ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta olup bu sürenin sonunda ödememe halinde davalı yönünden temerrüt gerçekleşmektedir. Mahkemece, davalı sigorta şirketine davadan önce yapılmış bir ihbar bulunmadığının belirlenmesi karşısında davalının tüm zarar yönünden dava tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü ile kabul edilen miktarın tamamı için dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde ıslahla artırılan kısma ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/II. Maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün 2. bendinde yer alan “1.000,00-TL’sının dava tarihinden bakiyesinin ıslah tarihi 25.04.2013 tarihinden işleyecek yasal faiz oranı ile birlikte” ibaresinin hükümden çıkarılarak, yerine “dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı ile birlikte” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.