Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/14553 E. 2013/15655 K. 12.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14553
KARAR NO : 2013/15655
KARAR TARİHİ : 12.11.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait ve davalıya kasko sigortalı aracın tek taraflı kaza sonucu hasarlandığını, hasar bedelinin ödenmediğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 27.350 TL.’nın ihbar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, sigorta poliçesinin kazadan önce zeyilname ile iptal edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen hüküm, aracın daha önce de kaza yapması nedeniyle hasar tarihi itibariyle gerçek değerinin tespit edilmesi ve davalının sorumluluk miktarının tespitinde de daha önce aynı sigorta dönemi içinde ödenen tazminatlar ile kasko poliçesi limitinin nazara alınması amacıyla bu konularda bilirkişiden ek rapor alınması için, Dairemizin 10.04.2012 tarih 2011/11004 Esas 2011/4369 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 24.650,00 TL tazminatın 10.04.2004 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası nedeniyle kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dairenin yukarıda tarih ve numarası verilen bozma ilamında, sigortalı aracın aynı sigorta döneminde oluşan hasar nedeniyle davalı tarafından yapılan ödemeler ile kasko poliçesi limitinin nazara alınması hususlarına işaret edilmiş mahkemece bozma ilamına uyulmuştur. Buna göre, davalı tarafça yapılan hasar ödemelerinin poliçe limitinden düşülmesi ve kasko poliçesi limitinin dikkate alınması gerektiği hususunun davalı lehine usuli müktesep hak oluşturduğu nazara alınarak davalının sorumluluğunun buna göre belirlenmesi gerekirken, bozma ilamına aykırı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre de;
Hükmolunan tazminata, kısa kararda 10.4.2010 tarihinden, gerekçeli kararda ise 10.4.2004 tarihinden itibaren faize hükmedilerek 6100 sayılı HMK 298.maddesindeki “gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamıyacağına” ilişkin hükme aykırı davranılmasıda doğru görülmemiş kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.