Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/13480 E. 2014/19486 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13480
KARAR NO : 2014/19486
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

MAHKEMESİ : Balıkesir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2010/35-2013/127

Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı A.. A.. vekili ve davalı T.. T.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkiline trafik sigortalı aracın vefat eden sürücünün alkollü olarak aracı sevki sırasında meydana gelen kazada araçta yolcu olarak bulunan Ramazan’ın vefat ettiğini, vefat edenin hak sahiplerine ödeme yapıldığını belirterek ödenen 32.133,02.-TL maddi tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı T.. T.. vekili, kazanın münhasıran alkolün tekisi ile meydana gelmediğini, vefat edenin alkollü sürücünün aracında hatır taşıması ile bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kazanın münhasıran alkolün etkisi ile oluştuğu kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 16.066,51.-TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 23.12.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı A.. A.. vekili ve davalı T.. T.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı T.. T.. vekilinin tüm, davacı A.. A.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
a-Dava, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekili, desteğin hatır için taşındığını ve alkollü olan sürücünün aracında yolculuk eden destek Ramazan’ın müterafik kusurunun bulunduğunu savunmuştur. Mahkeme kararı, davacı vekilince, hatır taşımasının ve müterafik kusurun olmadığı ve indiriminin fazla yapıldığı gerekçesiyle temyiz edilmiştir.
Öğretide hatır taşıması konusunda bir kavram birliği olmadığı gözlemlenmekte, ancak “hatır için ücretsiz taşıma” ve “aracı hatır için ücretsiz kullandırma” tamlamalarının benimsendiği görülmektedir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nın 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan sözedebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının sözkonusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve ödenceden indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından sözedilemeyecektir. Hakim, tazminattan mutlaka belli bir oranda indirim yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Mahkemece, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları gözönüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması, BK’nın 43. madde hükmüne göre tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı karar yerinde tartışılması, sonucuna göre hüküm tesisi gerekmektedir.
Ayrıca Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması sözkonusu olabileceği gibi belirlenen
kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirelerek uygun oranda ayrı ayrı bir indirim yapılmasını gerektirir.
Somut olayda, davacı A.. A..’nin trafik sigortalısı olduğu aracın sürücü İsmail’in sevk ve idaresinde iken meydana gelen trafik kazası sonucu yolcu olarak bulunan Ramazan vefat etmiştir. Yapılan soruşturmada, davacıya sigortalı araç sürücüsünün alkollü olduğu ve aynı araçta yaralanan Tolga ve Semih’in beyanına göre Ramazan’ın hatır için karşılıksız taşınmış olduğunun tespit edilmiş olması bakımından olayda hatır taşımasının ve Ramazan’ın müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü yerinde ise de, indirimin fazla olduğu iddia edilmiştir. BK’nın 43. ve 44. maddesi gereğince yapılması gereken indirim oranı ayrı ayrı belirtilmek suretiyle hüküm kurulması gerekirken, tazminattan toplam olarak %50 oranında indirim yapılması doğru olmadığı gibi, Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre indirim oranları fazla olmuştur.
Bu durumda somut olayın özeliklikleri dikkate alınarak hatır taşıması ve müterafik kusur indirim oranının ayrı ayrı bir miktar azaltılarak tazminatın belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı T.. T.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacı A.. A.. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı A.. A.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 822,50 TL kalan harcın temyiz eden davalı T.. T..’den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı Axa Sigorta A.Ş’ne geri verilmesine, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.