Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/13017 E. 2014/19089 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13017
KARAR NO : 2014/19089
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/03/2013
NUMARASI : 2010/109-2013/109

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalıların kat arası yenilemesi için kaynak çalışması yaptıkları sırada çıkan kıvılcımların sebebiyet verdiği yangında davacıya Yangın Sigorta Poliçesi ile sigortalı işyerinde hasar meydana geldiğini ve hasar bedelinin davacı tarafından ödendiğini ileri sürerek, 8.500,45 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere göre; olayın davacıya sigortalı işyerinin yangın güvenliği önlemlerini almamasından kaynaklandığı ve olayda davalı tarafın kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, Yangın Sigorta Poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yargılama sırasında yapılan keşif sonucunda alınan 10.9.2012 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özet olarak yangının çıkış yeri, sebebi irdelenerek asansör boşluğunda biriken yüksek toz tabakasının yapılan kaynak çalışması sırasında tutuşarak yangına sebebiyet verdiği, sigortalı işyerindeki düzensiz mal istiflemenin olayda etkili bulunduğu, sigortalı işyerinin gerekli yangın koruma önlemlerini almadığı, raporun 4.sayfa-
sında kaynak çalışması yapanların da yangın ihtimaline karşı tedbir alması gerektiğinin belirtilmiş olmasına karşın, bilirkişi raporunda sigortalı işyeri ile davalı yanın olaydaki kusur oranları yönünden bir değerlendirme yapılmamış olup, raporun bu haliyle hüküm kurmaya elverişli olmadığı açıktır.
O halde, somut olayda davalı yanın sigortalı işyerinde yaptığı çalışma ile meydana gelen yangın olayı arasında illiyet bağı mevcut olduğundan, mahkemece dosyanın aynı bilirkişi heyetine tevdii ile meydana gelen yangında davacıya sigortalı işyeri ile davalıların kusur oranlarının belirlenmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık ek bir rapor alınması, oluşabilecek çelişkilerin giderilmesi, ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.