Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/12069 E. 2014/16070 K. 17.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12069
KARAR NO : 2014/16070
KARAR TARİHİ : 17.11.2014

MAHKEMESİ : Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/02/2013
NUMARASI : 2011/1002-2013/78

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin oğlu/kardeşi olan yaya B.. S.’ın, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın 09.09.2011 tarihinde çarpması nedeniyle vefat ettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için ayrı ayrı 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müteselsilen, her bir davacı için ayrı ayrı 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı Erhan’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini baba Ömer için 2.544,16 TL’ye, anne Songül için 4.884,74 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, kazada davacıların murisi Burak’ın % 70 oranında, davalı sürücünün % 30 oranında kusurlu olduğu gerekçesiyle davacılar Ömer ve Songül’ün maddi tazminat talebinin kabulüne, kardeşlerin maddi tazminat talebinin reddine, davacılar baba Ömer ve anne Songül için ayrı ayrı 7.000 TL, kardeşler Vedat ve Tuğba için ayrı ayrı 3.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Erhan’dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda ölen Burak’ın yaşı, davacıların yakınlık dereceleri, olayın oluş şekli ve diğer hususlar gözetildiğinde davacılar için takdir olunan manevi tazminatın çok düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 17.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.