Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/11965 E. 2014/16069 K. 17.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11965
KARAR NO : 2014/16069
KARAR TARİHİ : 17.11.2014

MAHKEMESİ : Sarayönü Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/02/2013
NUMARASI : 2011/1-2013/53

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı M.. Ç.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin eşi/babası olan yaya Ahmet’in 17/03/2010 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu yaşamını yitirdiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için ayrı ayrı 500,00 TL maddi tazminatın davalılardan, davacı eş Ayşe için 5.000,00 TL, davacı 3 çocuk için ayrı ayrı 1.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılar Mehmet ve Hüseyin’den tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini eş Ayşe için 6.996,84 TL’ye, Ramazan için 1.720,75 TL’ye, Kadir için 1.720,75 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı eş Ayşe için 5.962,41 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan tahsiline, davacılar Ramazan, Kadir ve Serpil’in maddi tazminat taleplerinin reddine, eşi Ayşe için 5.000,00 TL, kızı Serpil için 1.000,00 TL manevi tazminatın davalı Mehmet’ten tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı M.. Ç.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve araç maliki davalı Hüseyin’in tamir için aracı tamirhaneye bıraktığı sırada kazanın gerçekleşmesi nedeniyle KTK’nun 104. maddesi gereğince sorumluluğu bulunmamasına göre davalı M.. Ç.. vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya içeriğinden trafik kazası nedeniyle vefat edenin çocukları olan davacı Ramazan’ın 1975 doğumlu, bekar ve özürlü olduğu, davacı Kadir’in 1983 doğumlu, bekar ve özürlü olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece desteğin 1970 doğumlu ve evli kızı Serpil’in dosya kapsamındaki deliller dikkate alındığında destek tazminatı alamayacağı yönünde yapılan tespit doğru ise de, özürlü çocuklar Ramazan ve Kadir’in müteveffa babanın desteğine muhtaç olacakları açık olup, davacılar Ramazan ve Kadir’in davacı anne Ayşe ile birlikte destekten yoksun kalma tazminatı alma durumuna göre hesaplanan ve Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına uygun bulunan 19.06.2012 tarihli ek aktüerya raporundaki tazminat miktarlarının esas alınarak karar verilmesi gerekirken, davacılar Ramazan ve Kadir’in destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddi doğru olmamıştır.
3)Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar Ramazan ve Kadir’in manevi tazminat taleplerinin elem ve üzüntü duyamayacak şekilde temyiz kudretinden mahrum olmaları nedeniyle manevi zararlarının olmayacağı gerekçesiyle reddi yanlış olmuştur. Bu davacılar desteğin çocukları olup temyiz kudretleri olmasa dahi babalarının ölümü nedeniyle acı ve elem duyacakları açıktır. Bu sebeplerle davacılar Ramazan ve Kadir için hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı M.. Ç.. vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 660,34 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı M.. Ç..’den alınmasına 17.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.