YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11935
KARAR NO : 2014/18062
KARAR TARİHİ : 09.12.2014
MAHKEMESİ :İstanbul(Kapatılan) 39. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ :08/10/2012
NUMARASI :2011/150-2012/235
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı banka vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını, borçlu adına taşınmazını davalı Nihat’a devrettiğini bu tasarufun mal kaçırma amacı ile yapıldığından iptalini talep etmiştir.
Davalılar, duruşmaya katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamışlardır.
Mahkemece, davacının aciz belgesi sunmadığı, haciz tutanağının aciz belgesi niteliğinde olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da “iyiniyet kurallarına aykırılık” nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir (İİK.m.277), Bu husus, dava
şartı olup hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır. Ancak bu eksiklik yargılamanın her aşamasında hatta temyiz aşamasında dahi giderilebilmesi mümkündür.
Somut olayda, 14.07.2008 tarihinde 35.358,33 TL üzerinden başlatılan takip kesinleşmiş olup borçlunun takip ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adresine haciz için gidildiğinde adresten ayrıldığı ve hacze kabil malın bulunmadığı belirtilmiş, aracı üzerinde başka hacizlerin olduğu, dava konusu taşınmaz dışında başka taşınmazın olmadığı görülmüştür. İcra dosyasına göre borcu karşılayacak değerde malı olmadığı açıktır. Bu durumda aciz halinin varlığı kabul edilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, davanın esasına girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 9.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.