Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/11330 E. 2014/13641 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11330
KARAR NO : 2014/13641
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

MAHKEMESİ : Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/03/2013
NUMARASI : 2011/205-2013/100

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı sürücünün yönetimindeki ve içinde müvekkilinin eşinin bulunduğu aracın seyir halinde iken sürücünün aracın kontrolünü kaybetmesi neticesinde tek taraflı kaza meydana geldiğini ve müvekkilinin eşi olan desteğin vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak toplam 8.000,00-TL maddi tazminatın davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah ile talebini 52.619,79 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, dava konusu olayda hatır taşıması yapıldığını, bu nedenle B.K.’nun 43 ve 44. maddeleri gereğince hesaplanacak tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 52.619,79 TL’nin temerrüt tarihi olan 07.04.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı vekili, davacının ölen desteğinin araçta hatır için taşındığı savunmasında bulunmuş, mahkemece bu konu üzerinde durulmamıştır. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığından, bu gibi taşımalarda BK.nın 43.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Somut olayda, trafik kazasının davacının murisinin isteği ile murisin eşini köydeki eve bırakmak amacı ile davalının sürücüsünün yönetimindeki araca binerek, birlikte köye gittikleri ve dönüş yolunda gerçekleştiği ceza dosyasındaki anlatımlardan anlaşılmaktadır. Hatır taşıması nedeni ile bilirkişi tarafından hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından uygun oranda indirim yapıldıktan sonra karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Davacı vekilince temerrüt faizi olarak avans faizi istenilmiş, mahkemece avans faize hükmedilmiştir. Oysa zarara neden olan araç özel araç olup zarar ticari faaliyet sırasında da gerçekleşmemiştir. Bu itibarla davada temerrüt faizi olarak yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16.10.2014 gününde Üye A.O.ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
-KARŞI OY-
Davacı, yolcu olduğu aracın kaza yapması sonucunda yaralanmıştır. Davalının sigortalısı taşıyan sıfatına taşımaktadır.
Taşıma sözleşmesi Türk Ticaret Kanunu’nun 4.Kitabında 850 vd maddelerinde düzenlenmiş olmakla, anılan Yasa’nın 3.maddesi gereğince ticari iş niteliğindedir. O halde mahkemece tazminata avans oranı üzerinden faize karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Dairenin aksi yöndeki yasal faiz uygulanmasına ilişkin 3 numaralı benddeki bozma nedenine katılmıyorum.