YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1120
KARAR NO : 2014/1003
KARAR TARİHİ : 04.02.2014
MAHKEMESİ : Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2012
NUMARASI : 2011/435-2012/323
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekilince duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 4.2.2014 Salı günü davacı ve davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın kırmızı ışıkta geçerek davacının yolcu olarak bulunduğu araca çarpması sonucu davacının ağır yaralandığını, uzun süre tedavi gördüğünü, hayati tehlike geçirdiğini belirterek 100.000 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davacının talep ettiği manevi tazminat miktarının fazla olduğunu davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere göre davacının davasının kısmen kabulü ile 30.000 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu’nun manevi tazminatı düzenleyen BK. 47. (TBK.nun 56.) maddesinde Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar düzenlenmiştir. Kanun hükmü zarar gören için manevi tazminat belirleme konusunda hakime takdir yetkisi vermiş ise de bu takdir yetkisinin kullanılmasında hakim, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını tarafların kusur durumunu, olayın ağırlığını, davacının sürekli iş görmezlik oranını, yaşını, tedavi süresi, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutmalı; hükmedilecek tutar, manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranla olmalıdır.
Mahkemece davacı yararına hükmedilecek manevi tazminat miktarının belirlenmesi için öncelikle davacıya ait tedavi evrakları getirilerek, tedavi süreci, iş ve güçten kalma süresi, daimi maluliyetinin bulunup bulunmadığı gibi hususların belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınarak sonucuna göre davacının uğradığı bu cismani zarar nedeniyle olayın meydana geldiği tarih ve gerçekleşme biçimi, yaralanmanın biçimi, iyileşme süresi ve sonuçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, duyulan acı gibi nedenler ve B.K.’nun 47.(TBK.56.) maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle mahkemece manevi tazminatın belirlenmesinde etkili olan hususlar araştırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün iki taraf yararına BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı ve davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılara geri verilmesine 4.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.