Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/10800 E. 2014/11624 K. 11.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10800
KARAR NO : 2014/11624
KARAR TARİHİ : 11.09.2014

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın 13.10.2008 tarihinde müvekkillerinin oğlu … .’e çarpması neticesinde desteğin vefat ettiğini, …. plakalı aracın trafik sigortacısı davalı … . Sigorta A.Ş’nin 7.745,00 TL ödeme yaptığını, ancak müvekkilinin zararının daha fazla olduğunu ileri sürerek, toplam 8.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu ödeme yaparak yerine getirdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre davalı sigorta şirketi tarafından kaza sonrası miraçılara ödeme yapıldığı, davacıların karşılanmayan zararların mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
KTK’nun 111/2. maddesinde “bu kanunda öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar
yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalini açıkça veya ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Bu düzenlemeye göre açılan dava süresinde olup, mahkemece yapılacak iş, ilk önce ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin yetersiz olup olmadığının belirlenmesidir. Bunun için ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödeme miktarının karşılaştırılarak, ödemenin yeterli bulunması halinde, ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekir. Şayet ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa, bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı ve zarar ve yarar denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davalı tarafından yapılan ödemeye hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak, hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir. Mahkemece, eksik incelemeyle, yazılı şekilde davanın reddine karar vermesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 11.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.