YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10798
KARAR NO : 2013/15054
KARAR TARİHİ : 05.11.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, aracın meydana gelen tek taraflı kazada hasar gördüğünü, hasar bedelinin sigorta şirketi tarafından ödenmediğini belirterek 12.500 TL. tazminatın faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, kaza sırasında sürücünün alkollü olduğunu kasko Sigortası genel şartlarının5.5.maddesi gereğince hasarın teminat kapsamında olmadığını davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere göre kaza sırasında araç sürücüsünün alkollü olması nedeniyle kasko sigortasından faydalanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5.5.maddesinde “Teminat dışı kalan zararlar” kenar başlığı altında; taşıtın Karayolları Trafik Kanunu uyarınca yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararların, kasko poliçe teminatı dışında olduğu belirtilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi
bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla, olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisi ile meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağından davanın reddine, aksi halde kabulüne karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir.(Bkz.YHGK. 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840 sayılı ilamı, 19.4.2000 gün ve 2000/11-806-801 sayılı ilamı, 15.4.1998 gün ve 1998/11-258-273 sayılı ilamı, 15.4.1998 gün ve 1998/11-258-73 sayılı ilamı, Y.11.HD.nin 23.2.2004 gün ve 2004/7094-1654 sayılı ilamı)
Dava konusu olayda davacı araç sürücüsünün kaza anında 130 promil alkollü olarak araç kullandığı anlaşılmıştır. Ancak sürücünün alkol oranı sonuca etkili olmadığından, kazanın salt alkolün etkisi altında oluşup oluşmadığının saptanması gerekir. Mahkemece, aralarında iki nöroloji uzmanı ve trafik konusunda uzmanın bulunduğu bilirkişi heyetine birlikte inceleme yaptırılıp, olayın oluş şekli, sürücü ifadeleri, tanık beyanları tutanaklar, alkol ölçümü ve kazaya başkaca unsurların etken olup olmadığı değerlendirilip, rizikonun sadece alkolün etkisi altında gerçekleşip gerçekleşmediğinin, başka unsurların da etkili olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, rizikonun teminat içinde kalıp kalmadığının tespitiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 5.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.