Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/10786 E. 2014/15013 K. 04.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10786
KARAR NO : 2014/15013
KARAR TARİHİ : 04.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/04/2013
NUMARASI : 2011/104-2013/131

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 4.11.2014 Salı günü davalı A.. A.. vekili Av. H.. P.. ile davalı Kadir S.. D.. vekili Av. O.. E.. geldiler. Davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı K..S.. D..’in müvekkili idareye olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı diğer davalıya sattığını öne sürerek tasarrufun iptali istemiyle İş Mahkemesine açılan dava görevsizlik kararı ile Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 02.12.2008 tarih ve 2007/17830-2008/15778 sayılı kararı ile görevsizlik kararı onanmış olup, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davanın kabulüne dair verilen karar davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Davacı S.. M.. prim alacağı nedeniyle takip yaptığını, alacağını tahsil edemediğini öne sürerek borçlu davalının kendisine ait taşınmazı alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile diğer davalıya sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir.
6183 sayılı AATUHK.nun 24 ve devamı maddeleri uyarınca S.. M.. tarafından prim alacakları nedeniyle açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin davalarda görevli mahkeme , yürürlükten kalkan 506 SSK.nun 80.maddesi 4.fıkrası ve bu maddeyi kaldıran 5510 sayılı Kanun ile getirilen aynı yasanın 88/19. maddesi ile açıkça iş mahkemesi olduğu belirtilmiş, anılan yasa maddesinde “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir….” denilmek suretiyle yoruma yer bırakılmamıştır. Bu nedenle, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 02/12/2008 tarih ve 2007/17830 – 2008/15778 sayılı bozma kararı maddi hataya dayalı olup, maddi hataya dayalı bozmadan dolayı usuli kazanılmış hak doğmaz. Bilindiği üzere usul kuralları (görev konusu, hak düşürücü süre, kesin hüküm itirazı, harç ve maddi hata) kamu düzeni ile doğrudan bağlantılı olup, taraflar yararına usulü kazanılmış hak oluşturmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 15.03.1972 gün ve 1968/1-277-176, 01.03.1995 gün ve 1995/7-641-117, 23.01.2002 gün ve 2001/1-1010-2002/1, 12.07.2006 gün ve 2006/4-519-527 sayılı kararları; Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü-2001 Baskı, cilt 5, sayfa 4771 vd).
Ayrıca 6183 sayılı AATUHK.nun 24. maddesinin ihdası sırasında 506 sayılı Kanun’un mevcut olmayıp sonradan yürürlüğe giren 506 sayılı Kanun ve sonrasında da 5510 sayılı Kanun’un 88/19.maddesinde görev hususu açıkça belirlenmiştir. Bu durumda mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile dosyanın yetkili ve görevli İş Mahkemesine gönderilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu işin esasına girilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 4.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.