YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10365
KARAR NO : 2014/9776
KARAR TARİHİ : 23.06.2014
MAHKEMESİ : Erzurum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/11/2012
NUMARASI : 2008/91-2012/713
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı G. (G.) Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleten, sürücü ve trafik (ZMSS) sigortacıları oldukları araçların karıştığı trafik kazasında davalı C.. P.. idaresinde olup, davalı G. Sigorta A.Ş.ne (G. Sigorta A.Ş.) trafik sigortalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacılar murisleri ve destekleri F. Y. ile İ. A.’ın vefat ettiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte müteveffa F. Y.’ın ölümü sebebiyle; davacı eş Emriye için 85.398,90 TL., davacı Nazar için 14.625,05 TL., davacı Medeni için 3.711,51 TL., davacı Saim için 8.503,57 TL., davacı Onur için 3.203,59 TL. ve davacı Nedim için 6.079,17 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile davacı eş Emriye için 10.000,00 TL., davacılar Nazar, Medeni, Saim, Onur ve Nedim Y. için 5.000,00’er TL. manevi tazminatın, müteveffa İ. A.’ın ölümü sebebiyle; davacı eş Zeliha için 47.301,01 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile davacı Zeliha için 10.000,00 TL., davacılar Zinnet, Zeynep, Muhsin ve Abdurrahman için 5.000,00’er TL. manevi tazminatın faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketleri vekilleri ile davalı Cevap Pala vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davalı sigorta şirketleri aleyhindeki manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı C.. P.. aleyhindeki maddi ve manevi tazminat taleplerinin olayda kusuru bulunmadığından reddine, davalı sigorta şirketleri aleyhindeki ıslah edilen maddi tazminat talepleri ile diğer davalılar Gülizar, Ercan ve SE.. N.. aleyhindeki ıslah edilen maddi tazminat taleplerinin ve manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı G. (G.) Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-) 1086 Sayılı HUMK’nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK’nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir.
Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
Somut olayda, her ne kadar mahkemenin gerekçeli kararında maddi hata olarak belirtilmiş ise de 29.11.2012 tarihli kısa kararda davalılardan SE.. N.. hakkında bir hüküm kurulmamış olmasına karşın gerekçeli kararda bu kişi hakkında tazminat yönünden hüküm kurulduğu anlaşılmakta olup, yukarıda açıklandığı üzere hüküm fıkrası taraflara yükletilen hak ve sorumluluklar ile infaza elverişlilik yönünden açık olmayıp, taraflar yönünden şüphe ve tereddüt uyandıracak nitelikte olduğundan, bu yön yukarıda açıklanan yasa maddelerine açık bir aykırılık oluşturduğundan (10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında da belirtildiği üzere) hükmün bozulması gerekmiştir.
2-) Kabule göre; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” hükmüne yer verilmiş olup, buna göre, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; mahkemece davalı G. Sigorta A.Ş.ne trafik sigortalı … plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacılar murislerinin ölümü sebebiyle belirlenen maddi tazminattan temyiz eden davalı sigortacının sorumluluğuna karar verilmiş ise de; davalıya sigortalı araç sürücüsü C.. P.. hakkında dava konusu olay nedeniyle Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2008/260 Esas sayılı dosyası ile Taksirle Ölüme Sebep olma suçundan açılan ceza davasının yapılan yargılaması sonunda bilirkişi raporuna göre sanık sürücünün olayda kusuru bulunmadığından 03.3.2010 gün ve 2010/25 K. sayılı karar ile beraatine karar verildiği ve hükmün Yargıtay 12.Ceza Dairesinin 09.7.2012 tarihli ilamı ile onanarak kesinleştiği görülmektedir.
Borçlar Kanunu’nun 53.maddesi (6098 S.TBK’nun 74.maddesi) uyarınca, hukuk hakiminin ceza mahkemesince belirlenen maddi olgu ile bağlı olacağı açıktır.
O halde, davalı sürücü C.. P..’nın dava konusu olayda kusurunun bulunmadığı kesinleşen ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğundan ve ceza mahkemesince belirlenen maddi vakıa eldeki dava yönünden bağlayıcı olduğundan, bir başka ifade ile meydana gelen zararla davalının fiili arasında illiyet bağı bulunmadığından (kesildiğinden) mahkemece, araç sürücüsü davalı C.. P.. hakkındaki davanın olayda kusuru bulunmadığından red edilmiş olmasına göre, davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın da reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı G. (G.) Sigorta A.Ş’ne geri verilmesine 23.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.