Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/9193 E. 2012/9576 K. 19.09.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/9193
KARAR NO : 2012/9576
KARAR TARİHİ : 19.09.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili Sigorta şirketine … poliçesi ile sigortalı araç nedeniyle meydana gelen kaza sonucunda karşı araçta meydana gelen hasar bedelinin ödenmesinden sonra, karşı araç sürücüsünün kazaya %100 kusuruyla sebebiyet verdiğinin anlaşılması üzerine ödenen tazminatın tahsili için borçlular aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğunu belirterek, takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, kusur oranını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre, davalı sürücünün %75 kusuruna dayanarak, kusur oranına göre davanın kısmen kabulü ile, davalıların takip dosyasında 2.781,34 TL asıl alacak ile 95,78 TL işlemiş faize ilişkin itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, icra inkar tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, trafik kazası nedeniyle ödenen tazminatın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 7.10.2004 tarih, 25606 Sayılı Resmi
Gazetede yayınlanan ve 1.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5236 sayılı Kanun ile HUMK.’na eklenen ek madde 4 ile aynı yasanın 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2010 tarihinden itibaren 1.430,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Mahkemece, davacının talebine göre reddedilen miktar 815,66 TL olup, davanın reddedilen kısmı anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.09.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün kesin olması nedeniyle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 170,80 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 19.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.