Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/8463 E. 2013/6205 K. 02.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/8463
KARAR NO : 2013/6205
KARAR TARİHİ : 02.05.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, müvekkillerinin desteği İsmail Şendil’in sürücüsü, dava dışı kişinin işleteni olduğu ve davalı … şirketi tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalanan kamyonun 17.12.2007 tarihinde şaftının kopması nedeniyle başka bir araca arkadan çarptığını, davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü olan desteğin bu kaza sonucu yaşamını yitirdiği, teknik arıza nedeniyle meydana gelen kazada, desteğin kusurunun bulunmadığını belirterek toplam 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuştur. Davacılar vekili tarafından 28.12.2011 tarihli ıslah dilekçesi verilerek yargılama sırasında düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat istemi artırılmış ve sonuçta; toplam 42.599,00 TL maddi tazminat istenmiştir.
Davalı … şirketi vekili ise, müvekkili tarafından, davanın açılmasından önce 28.10.2009 tarihinde davacılara 37.401,00 TL tazminat ödendiğini, davacıların tüm zararının karşılandığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; “…davanın kabulü ile davacı … için 4.843,93 TL maddi, diğer davacı … için 36.755,07 TL maddi
tazminat olmak üzere toplam 41.599,00 TL tazminatın temerrüt tarihi 10.06.2008 den itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine…” karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazına gelince; dava, trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
HUMK’nun 74. (HMK’nun 26) maddesi uyarınca, hakim taleple bağlıdır.
Somut olayda; dava dilekçesinde, fazla haklar saklı tutularak, 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı istenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 21.11.2011 tarihli tazminat bilirkişi raporunda, davalı … şirketi tarafından 28.10.2009 tarihinde davacı eşe ödenen 37.401,00 TL tazminatın indirilmesi sonucunda davacı eşin destekten yoksun kalma zararının 94.856,00 TL, davacı çocuğun destekten yoksun kalma zararının 5.343,93 TL olduğu belirtilmiştir. Davacılar vekili tarafından bu bilirkişi raporunun düzenlenmesinden sonra verilen 28.12.2011 tarihli ıslah dilekçesinde; “…sigorta poliçesi teminat limitinin kaza tarihi itibariyle ölüm halinde kişi başına 80.000,00 TL olduğu, davalı … şirketinin de poliçe limitine göre sorumluluğunun 80.000,00 TL ile sınırlı olacağı, bu nedenle, poliçe limiti 80.000,00 TL sından dava dilekçesinde istenen 1.000,00 TL ile davalı … şirketi tarafından ödenen 37.401,00 TL tazminatın indirilmesi sonucunda bakiye toplam 41.599,00 TL daha tazminat istendiği…” yönünde açıklama yapılmış ve böylece dava dilekçesinde istenen 1.000,00 TL, ıslah dilekçesi ile 41.599,00 TL daha artırılarak toplam 42.599,00 TL tazminat istenmiştir.
Şu durumda; mahkemece, tazminat bilirkişi raporunda belirlenen zarar miktarının benimsenmiş olmasına ve poliçe limiti nazara alınarak karar verilmiş bulunmasına göre, dava
dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile istenen toplam 42.599,00 TL tazminata karar verilmesi gerekirken, dava dilekçesinde istenen 1.000,00 TL maddi tazminat talebi dikkate alınmaksızın, sadece ıslah ile artırılan 41.599,00 TL tazminata karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
3-Dava dilekçesinde, 1.000,00 TL maddi tazminat için temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması istenmiştir. 28.12.2011 tarihli ıslah dilekçesinde ise, ıslah ile artırılan bölüme (41.599,00 TL) temerrüt tarihinden itibaren avans faizi uygulanması istenmiştir. Mahkemece, ıslah ile artırılan bölümün kabulü ile 41.599,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı … şirketine sigortalı aracın ruhsat kayıt bilgilerine ve poliçeye göre aracın kullanım tarzı ticari araç olup, davacılar vekili de ıslah dilekçesinde ıslah ile artırılan bölüme temerrüt tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasını istediğine göre, mahkemece, ıslah ile artırılan bölüme temerrüt tarihinden itibaren avans faizine karar verilmesi gerekirken, yukarıda yazılı şekilde yasal faize karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2)ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 2.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.