Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/8414 E. 2013/6204 K. 02.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/8414
KARAR NO : 2013/6204
KARAR TARİHİ : 02.05.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, davalı … şirketi tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalanan aracın, 07.05.2007 tarihinde neden olduğu trafik kazası sonucunda müvekkillerinin desteği … ’in yaşamını yitirdiğini belirterek toplam 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuştur. Davacılar vekili tarafından 10.01.2012 tarihli ıslah dilekçesi verilerek yargılama sırasında düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat istemi artırılmış ve sonuçta; toplam 38.531,50 TL maddi tazminat istenmiştir.
Davalı … şirketi vekili ise, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; “…davanın kabulü ile 1.000,00 TL nin dava tarihi olan 26.10.2009 tarihinden itibaren, 37.531,50 TL nin ıslah tarihi olan 10.01.2012 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” karar verilmiştir. Karar, davalı …Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu trafik kazası nedeniyle 11.05.2007 tarihinde ölen mirasbırakanın Bağ-Kur’a bağlı olduğu ve davacılardan eş …’e dul aylığı bağlandığı anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece, Bağ-Kur tarafından bağlanan gelirin peşin sermaye değeri, bilirkişinin görüşü uyarınca rücuya tabi olmadığı kabul edilerek, belirlenen zarar tutarından indirilmemiş ise de Bağ-Kur tarafından mahkemeye verilen yanıtta, bağlanan gelirin peşin değerinin bildirildiği görülmektedir. Şöyle ki; Bağ-kur Genel Müdürlüğü tarafından davanın açılmasından önce davalı … şirketine gönderilen 30.05.2007 tarihli yazıda, “…506 sayılı Kanunun 11/a maddesi kapsamına girebilecek nitelikte bir iş kazası sonucunda 11.05.2007 tarihinde ölenin hak sahiplerine bağlanan ölüm aylıklarının peşin değer tutarı 17.016,00 TL’dir.” denilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından mahkemeye gönderilen 25.04.2011 tarihli cevabi yazıda da, “…ölen sigortalının hak sahiplerine peşin sermaye değerli ölüm aylığı bağlanmıştır…” denilmiştir. Davalı vekilinin gerek yargılama sırasında gerekse temyiz dilekçesinde yaptığı açıklamalarında da; Bağ-Kur tarafından davacı eşe aylık bağlandığını ve bağlanan aylık nedeni ile Bağ-Kur tarafından davalı …Ş aleyhine İş mahkemesinde rucuan tazminat davası açıldığını, İş mahkemesince rucuan davasının kabulüne karar verildiğini ve davalı tarafından da İş Mahkemesince hüküm altına alınan tazminatın icra dosyasına ödendiğini bildirmiştir.
1479 sayılı Bağ-Kur Yasası’nın 63. maddesi uyarınca üçüncü bir kişinin suç sayılır hareketi ile bu Yasa’da sayılan yardımların yapılmasını gerektiren bir durumun doğmasında Kurum, sigortalıya gerekli yardımı yapar ve tutarı için sorumlulara rücu eder. Öyleyse, davacılardan …’e bağlanan aylığın peşin sermaye değeri anılan Kurum’dan sorularak zarardan düşülmelidir. Yerel mahkemece bu yön gözetilmeden karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı … şirketine geri verilmesine 2.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.