Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/8397 E. 2013/107 K. 15.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/8397
KARAR NO : 2013/107
KARAR TARİHİ : 15.01.2013

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davacı tarafından, takip konusu alacağın davalı borçlu ile yapılan üretim ve montaj sözleşmesine istinaden uzun süreli ticari alışverişe dayalı olduğunu belirttiği, davalı borçlunun da 13.2.2008 tarihli dilekçesi ile üretim montaj sözleşmesinin 2005 yılı Şubat ayında yapıldığını ancak ticari ilişkinin sözleşmeden 1-2 ay önce başladığını, takip konusu senedin de teminat senedi olarak verildiğini, yaklaşık 40.000 TL borcu ödemediğini belirterek ticari ilişkinin 7.3.2005 tarihli tasarruftan önce başladığını kabul ettiği,2.3.2006 tarihli ihtarname içeriğinden ticari alışveriş sonunda bedeli ödenmeyen müşteri çekleri hariç 25.000 TL bakiye alacak için teminat senedi verildiği ve 8 gün içinde ödenmediği takdirde takibe konulacağının belirtildiği ve daha sonrada 2006/2394 sayılı dosya ile takibe konulduğu, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde takip konusu senedin davacının incelenen ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı belirtilmiş ise de bu yönde yapılacak araştırma ve incelemenin davacı alacağını ispata yönelik olmadığı,davalı borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması ile davacı alacağının sabit olduğu, bu durumun borçlunun beyanlarından da anlaşıldığı, davacının borçlu ile aralarındaki temel ilişkinin çok önce başladığını gösteren cari hesap dökümünü sunduğu, belgedeki takip dışındaki borçluya ait senetlerin tarihlerine bakıldığında tarafların devamlılık arzeder şekilde davaya konu tasarruftan önce iş yaptıklarını da göstermekte olduğu, ticari defterler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinin davacı alacaklının ile borçlu arasındaki temel ilişkinin hangi tarihte başladığına yönelik olması gerektiği, borcun doğumuyla ilgili davalı borçlunun kabulü ve müşteri çek ve senetleri ile ilgili davacı vekilinin temel ilişkisinin tasarruftan önce başladığı ile ilgili 21.6.2006 tarihli delil listesinin 6.sırasında bildirdiği takip dosyaları da istenerek gerektiğinde tarafların ticari defterleri üzerinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisinin isabetli olmadığı gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller,bilirkişi raporu ve bozma ilamı doğrultusunda dosyaya ibraz edilen ayrıntılı bodro dökümlerinde Ocak 2005 tarihi itibarıyla verilmiş senetlere ait kayıtlar görünmekte ise de bu hususun davacının ticari defterleri ile doğrulanmadığı, defterlerde kayıtlı olsa dahi defterlerin usulüne uygun tutulmamış olması nedeniyle ticari defterlerin davacı lehine delil teşkil etmesinin söz konusu olamayacağı, ancak usulüne uygun tutulmayan defterlerin davacı aleyhine delil teşkil edebileceği, bu nedenle defter kayıtlarına göre taraflar arasındaki ticari ilişkinin 13.5.2005 tarihinde başlamış olduğunun kabul edilebileceği gözönüne alınarak davacının iddiasının ispat edilemediği, ayrıca ipotek alacaklısı olan davalı A.. G.. lehine konan ipoteğinde terkin edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 5,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 15.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.