Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/8006 E. 2012/12079 K. 05.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/8006
KARAR NO : 2012/12079
KARAR TARİHİ : 05.11.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı … vekili ve … tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili müvekkiline kasko sigortalı aracın davalılardan … Makine A.Ş.’nin maliki, … Sigorta A.Ş.’nin trafik sigortalısı, …’in sevk ve idaresindeki aracın neden olduğu trafik kazasında hasarlandığını belirterek sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalılardan rücuan tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı …, sevk ve idaresindeki aracın başka bir araçla fiili çarpma veya temasının bulunmadığını belirtip kusur ve hasara itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …. vekili müvekkilinin mülkiyetindeki aracın herhangi bir araca çarpmadığını bildirip kusur ve hasara itiraz ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili sorumluluklarının sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğu bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile davalıların …İcra Müdürlüğü’nün 2011/2822 sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın 2.695,08 TL asıl alacak, 175,85 faiz alacağı üzerinden iptaliyle takibin devamına ve alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen (… Sigorta A.Ş. sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere) tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı …. vekili ve … tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekili ile davalı …. vekili ve …’in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak araç sürücüleri arasında düzenlenen kaza tespit tutanağında davalı araç sürücüsünün kontrolsüz olarak yola çıkması sonucu trafik kazasının meydana geldiği gösterilmektedir. Mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda davacıya kasko sigortalı araç sürücüsünün şeride tecavüz etmekten % 75, davalı araç sürücüsünün yola çıkış yaparken dikkatli ve tedbirli olmamasından dolayı % 25 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu bilirkişi raporunda ise, davacıya kasko sigortalı araç sürücüsü …’in ani biçimde seyir doğrultusuna giren araca ilişkin olarak etkili fren tedbiri almaması nedeniyle % 25, davalı araç sürücüsü …’e de park yerinden kontrolsüz olarak çıkması nedeniyle % 75 kusur verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen kaza tespit tutanağı, makine mühendisi tarafından düzenlenen 03.11.2011 günlü bilirkişi raporu ve hükme esas alınan 01.02.2012 günlü Adli Tıp Kurumu bilirkişi raporunda kusur oranları tamamen birbirinin tersi yönünde olup bu çelişkinin giderilmesi gerekir. Eksik incelemeyle hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece tarafların davaya konu trafik kazasındaki kusurlarının tesbiti için İstanbul Teknik Üniversitesi veya Karayolları Genel Müdürlüğü fen heyetinden seçilecek uzman bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması isabetli değildir.
3-Kabule göre de ; AAÜT’nin 3/2 maddesi hükmü gereğince “müteselsilen sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur”.
Bu durumda mahkemece dava ve duruşmalarda kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar hakkında davanın aynı nedenle kısmen reddine karar verildiğinden davalılar lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereğince tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde her bir davalı vekili için ayrı ayrı vekalet ücretine karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı … vekili ve …’in sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili, davalı … AŞ. vekili ve …’in temyiz itirazlarının kabulüne, (3) nolu bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı … AŞ. ve …’e geri verilmesine 05.11.2012 gününde oybirliğiyle kabul edildi.