Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/5888 E. 2012/10161 K. 27.09.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5888
KARAR NO : 2012/10161
KARAR TARİHİ : 27.09.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalının aracı ile müvekkiline ait araca çarpması sonucu aracın pert olduğunu, müvekkilinin kasko sigortası şirketi tarafından 14.500 TL sigorta bedelinin müvekkiline ödendiğini ancak aracın piyasa değerinin daha fazla olduğunu belirterek şimdilik 3.000 TL’nın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş; 22.12.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 4.500 TL daha artırarak toplam 7.500 TL’nın tahsilini istemiştir.
Davalı, davacı aracının kendi aracına çarptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulü ile 7.500 TL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkiline ait aracın dava dışı …Sigorta A.Ş’ne
kasko sigortalı olduğunu, davaya konu kaza nedeniyle aracın perte ayrıldığını ve kasko sigortası tarafından 14.500 TL sigorta bedelinin müvekkiline ödendiğini, ancak aracın işbu kaza tarihine kadar hasar görmediğini, temiz olduğunu, emsallerine göre 45000 km’de olan aracın piyasa değerinin daha fazla olduğunu, poliçede aracın değerinin düşük gösterildiğini talep etmiş; ıslah dilekçesi ile talebini artırarak toplam 7.500 TL’nın tahsilini istemiştir. Dosya kapsamında, davacı aracında oluşan hasarla ilgili resmi görevlilerce düzenlenen tutanak, kaza yeri terk bildirim tutanağı, olayla ilgili görgü tanığı…in karakolda alınan ifadesi, kasko poliçesi, kasko şirketince davacıya yapılan ödemeye ilişkin dekont, araçların trafik kayıtları bulunmaktadır. Mahallinde yapılan keşiften sonra ibraz edilen ve hükme esas alınan 6.12.2011 tarihli bilirkişi raporunda davacı aracının somut özellikleri, km’si, önceden hasarlı olup olmadığı, opsiyonel özelliklerinin bulunup bulunmadığı gözetilmeden, araçta oluşan hasarın ayrıntılı olarak tesbiti yapılıp tamirinin mi, pertinin mi uygun olduğu irdelenmeden, yüzeysel olarak 2005 model … marka … 1.6 i (benzinli) otomobilin kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2.el araç fiyatları esas alınarak piyasa değerinin 22.000 TL edeceği belirtilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece, davacı aracının dava dışı … ve … Sigorta A.Ş nezdinde davaya konu olay nedeniyle düzenlenen hasar dosyasının tamamının getirtilmesi, daha sonra 6.12.2011 tarihli raporu düzenleyen bilirkişiden aracın modeli, yaşı, kilometresi, önceden değer kaybına sebebiyet verecek şekilde bir kazaya karışıp karışmadığı, standart ve varsa opsiyonel özellikleri, hasar durumu, hasarın tamirinin mümkün ve ekonomik olup olmadığı, tamirin ekonomik olmaması halinde pert durumunun değerlendirilmesi, bu halde kaza tarihi itibariyle aracın 2.el piyasa satış değerinin ve sovtaj bedelinin tespiti, dava dışı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme içinde sovtaj bedelinin bulunup bulunmadığı yani aracın hasarlı hali ile kimin uhdesinde bırakıldığı hususlarında tüm dosya kapsamına göre gerekçeli, ayrıntılı, denetime elverişli bir ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hasar konusunda yeterli olmayan rapora dayanılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre de, davacı vekili dava dilekçesinde talep ettiği 3.000 TL’nın dava tarihinden, 22.12.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talep ettiği ve harcını yatırdığı 4.500 TL’nın ıslah tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilinin talep ettiği halde; mahkemece davalı aleyhine talep aşımına sebebiyet verecek şekilde toplam 7.500 TL tazminatın dava tarihinden (28.6.2011) itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi de isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 27.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.