Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/5071 E. 2012/10123 K. 26.09.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5071
KARAR NO : 2012/10123
KARAR TARİHİ : 26.09.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin işleteni olduğu araca davalının trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu hasarlanması nedeni ile 11.000,00.-TL onarım bedeli ödediklerini belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak bu bedelin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, hasarın tespit tutanağındaki şekilde ve yerde gerçekleşmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile davalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada %100 kusuru olduğu, kaza sonucu davacıya ait araçta 11.000,00.-TL hasar oluştuğundan olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Sigorta şirketi poliçede yazılı limitle sınırlı olmak üzere araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. 6100 Sayılı HMK.’nın 266. (1086 Sayılı HUMK.’nun 275.) maddesinde, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınması gerektiği hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, mahkemece hasar yönünden hiçbir inceleme yaptırılmadan ekspertiz raporuna bağlı kalınarak
hüküm kurulmuştur. Dava konusu trafik kazasında hasar miktarının saptanması uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenmelidir. Bu durumda uzman olmayan bilirkişilerden alınan rapora dayanılarak hüküm kurulması doğru değildir.
O halde mahkemece, … Teknik Üniversitesi Trafik Kürsüsü veya Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişiden dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı aracında oluşan gerçek zarar miktarı ve davalının savunması gözönüne alınarak hasarın oluşumunun iddia edildiği şekilde olup olmadığı yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli biçimde rapor alınarak sonucuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı … şirketine geri verilmesine 26.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.