YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4551
KARAR NO : 2012/5148
KARAR TARİHİ : 25.04.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar … vekili, … ve … tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu … aleyhine vergi borcundan ötürü takip yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunmadığını ileri sürerek davalı borçlu …’in adına kayıtlı taşınmaz hissesini ve taşıtını mal kaçırma amaçlı davalılar … ve …’a sattığını belirterek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, … ve …, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece borçlu …’in davalı …’a borcuna karşılık olarak dava konusu taşınmazı satmasının 6183 sayılı Yasanın 29/2. maddesi gereğince hükümsüz olduğu, ayrıca aralarındaki ticari ilişki nedeni ile davalı …’ın borçlunun durumunu bilebilecek durumda olduğu, davalı …’e yapılan araç satışının ise 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar … vekili, … ve … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalı borçlu … ve davalı …’ın vekilinin aralarındaki borç alacak ilişkisi nedeni ile alacağa mahsuben taşınmaz satışının gerçekleştirildiğinin belirtilmesine, bu durumun 6183 Sayılı Kanun’un 29/I-2. maddesinde iptal nedeni olarak öngörülmesine, buna ilaveten borçlu … ile davalı … arasındaki ticari ilişkiden dolayı borçlunun, alacaklıdan mal kaçırma ya da alacaklısını zarara uğratma kastının davalı … tarafından bilinebileceği dikkate alınarak tasarrufun iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik olmamasına (6183 SY.m.30/I) ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı … vekili ve …’in temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
6183 sayılı Yasa uyarınca borçlunun iptale tabi tasarrufları 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde düzenlenmiştir. Sözkonusu iptale tabi tasarrufları düzenleyen yasa maddeleri gözönüne alındığında borçlu ile tasarrufta bulunan 3. kişi arasındaki iptale tabi tasarruflar ivazsız tasarruflar başlığı altında 27. maddesi, bağışlama sayılan tasarruflar başlığı altında 28. maddesi ve hükümsüz sayılan diğer tasarruflar başlığı altında 29. maddesinde düzenlendiği görülmektedir. Dördüncü ve diğer kişiler yönünden tasarrufun iptali 6183 sayılı Yasa’nın 30/I. maddesi uyarınca borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının bu kişilerce bilindiği veya bilinmesini gerektirir açık emarelerin bulunduğu hallerde sözkonusu olabilecektir. Somut olayda borçlu ile 4. kişi Hasan Hüseyin arasındaki bağı ortaya koyan, borçlunun durumunu ve zarar verme kastının bu kişi tarafından bilinebileceği yönündeki emareler dosyada bulunmamaktadır. Bu durumda borçlunun durumunu ve zarar verme kastının bu kişi tarafından bilinebileceği yönündeki emarelerin iddia ve ispat edilmemiş olması dikkate alınarak davalı … yönünden davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçelerle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda (l) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekili ve …’in temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı …’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 4.039,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …, …’den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’e geri verilmesine 25.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.