Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/4385 E. 2012/5129 K. 24.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4385
KARAR NO : 2012/5129
KARAR TARİHİ : 24.04.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı tarafa ait araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı eş Türkan için 124.535,01 TL, çocuk İsmail için 25.464,99 TL’den toplam 150.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekili birleşen dava ile de, asıl davada yapılan hesaplamaya göre davacı eş için oluşan bakiye 79.485,96 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen (sigorta şirketi limit ile ve dava tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu olarak) tahsilini istemiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; Asıl davanın kabulü ile, davacı İsmail için 25.464,99 TL, Türkan için 124.535,01 TL’den toplam 150.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının limit ile sınırlı olarak davalıdan tahsiline, 8.000’er TL’ler için dava tarihinden itibaren bakiye kısımlar için de ıslah tarihinden itibaren yasal faiz
işletilmesine, birleşen davanın kısmen kabulü ile, 71.325,13 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı ergo Sigorta AŞ. dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden limit ile sınırlı sorumlu olarak) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacı eş Türkan’ın 1967 doğumlu olup kaza tarihi itibariyle 42 yaşında oluşu, 2 çocuğundan birisinin 18 yaşından küçük bulunması nazara alınarak davacı eşin evlenme olasılığının bulunmadığının kabulü gerekirken aksi düşünce ile %4 oranında evlenme olasılığı indirimi yapılması isabetli görülmemiştir.
3-Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Ancak, trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte…’nı yapan sigortacı bakımından temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir. Zira, sigortacının tazminat giderim yükümlülüğünü düzenleyen KTK.nun 98/1 nci maddesi hükmü uyarınca sigortacı maddede belirtilen belgelerin iletildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonrasında temerrüde düşer. Davadan önce böyle bir başvurunun bulunmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşmüş sayılır. Dava konusu olayda davadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, mahkemece asıl davanın davalısının ıslah edilen bölüm bakımından da dava tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek, ıslah edilen miktar bakımından da dava tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmek gerekirken, davalı … Anonim Türk Sigorta AŞ. yönünden asıl davanın ıslah edilen bölümü bakımından ıslah tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi doğru değildir.
4-Kabule göre de, davacı … vekili birleşen dava dilekçesi ile 79.485,96 TL destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmuş, mahkemece, bilirkişinin hesapladığı tazminat miktarından %4 oranında evlenme olasılığı indirimi yapıldıktan sonra asıl dava ile hükmedilen miktarda dikkate alınarak 71.325,13 TL maddi tazminata hükmedilmiştir. Bu durumda kısmi red sebebinin müşterek olduğu
nazara alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine AAÜT 3/2 maddesi uyarınca tek avukatlık ücreti takdiri gerekirken aksi düşence ile birden çok vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli değildir.
SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2,3 ve 4 numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 24.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.