Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/4348 E. 2012/8623 K. 03.07.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4348
KARAR NO : 2012/8623
KARAR TARİHİ : 03.07.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davada … 2.Sulh Hukuk ve … Asliye 4.Hukuk (Tüketici) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Dava, doğalgaz tesisat yapım işinden kaynaklanan alacağın ödenmemesi nedeniyle yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 2.Sulh Hukuk Mahkemesince, açılan davanın tüketici mahkemesi görev alanında bulunduğu, bu nedenle davanın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
… Asliye 4. Hukuk (Tüketici) Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 2. maddesinde “Bu kanunun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiş, yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici; mal veya hizmeti ticari veya
mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder. 3/d bendinde ise hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Borçlar Yasasının 355. maddesinde, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır.
Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır.
Davacının davalının adresindeki doğalgaz tesisat işinin yapılması için davalı ile sözleşme yaptığı ve yapılan iş sonunda davalının ücretin tamamını ödememesi nedeniyle yapılan icra takibine vaki itirazın iptalinin istendiğinin anlaşıldığı somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK 21, 22 ve 23. (HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince … 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.