Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/4170 E. 2012/12573 K. 15.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4170
KARAR NO : 2012/12573
KARAR TARİHİ : 15.11.2012

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı 3.kişi vekili, ….İcra Müdürlüğü’nün 2010/26440 sayılı takip dosyasından 29.4.2011 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkiline ait olduğunu, haczin müvekkilinin işyerinde yapıldığını ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, takip konusu alacağın müvekkiline ait taşınmazın borçlu şirkete kiraya verilmesinden kaynaklandığını, haciz adresinin 1.9.2004 tarihli sözleşme ile borçluya kiraya verildiğini haciz adresinde borçlunun faaliyet gösterdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı borçlu haczin 3.kişinin işyerinde yapıldığını beyan etmiştir.
Mahkemece, haciz adresinin alacaklı tarafından 1.9.2004 başlangıç tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile borçluya kiraya verildiği 4.7.2011 tarihli hacizde borçlu şirket ortağına ait fatura ele geçirildiği, haciz adresinde borçlu şirketin faaliyet gösterdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK’nun 96 vd maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir.
Takip, haciz adresinin işyeri olarak borçluya kiraya verilmesi nedeniyle alacaklı ile borçlu arasında akdedilen 1.9.2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesinden doğan kira alacağının tahsiline ilişkindir.
Dava konusu haciz kira sözleşmesinde belirtilen, ticaret sicil kayıtlarına göre borçlu şirketin faaliyet gösterdiği resmi adreste 24.4.2011 tarihinde yapılmıştır. Bu durumda
İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Ancak bu yasal karinenin aksi davacı 3.kişi tarafından her türlü delille ispat edilebilir. Haciz sırasında hazır bulunan 3.kişi … haciz adresinde kendisinin faaliyet gösterdiğini belirterek istihkak iddiasında bulunmuş, adrese ait vergi levhası ve fatura sunmuş, işyerinin kendisine kiraya verilmesiyle ilgili olarak alacaklı ile aralarında ayrı bir kira sözleşmesinin bulunduğunu beyan ederek 1.6.2008 tarihli kira sözleşmesine dayanmıştır.
Gerçekten de dosyadaki 1.6.2008 tarihli kira sözleşmesinde, mülkiyeti alacaklıya ait olan, dava konusu haczin yapıldığı “Nuri Paşa Mah, 14.sok., no:42 Zeytinburnu/İstanbul (Girişi 22.sokaktan olan bölüm” adresinin davacı 3.kişiye kiraya verildiği, 10.6.2008 tarihli yoklama işine göre 3.kişinin belirtilen adreste faaliyete başladığı anlaşılmaktadır.
Bir kısım kira bedellerinin davacı tarafından alacaklıya 4.11.2011 tarihinde ödendiğine dair banka dekontları da dosyada mevcuttur. Bu durumda, mahkemece davacı 3.kişi ile davalı alacaklı arasında akdedilen böyle bir sözleşmenin var olup olmadığı, varsa kiraya verilen adresin haciz adresi olup olmadığı, “…” adreslerinin aynı olup olmadığı, davacı tarafından ödendiği iddia edilen kira bedellerinin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı hususlarının gerekirse bilirkişiler marifetiyle tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 15.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.