Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/1958 E. 2012/4734 K. 16.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1958
KARAR NO : 2012/4734
KARAR TARİHİ : 16.04.2012

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı (üçüncü kişi) vekili, İstanbul 22. İcra Müdürlüğü’nün 2009/166 sayılı Takip dosyasında yapılan 11.03.2009 günlü hacze konu menkullerin davacı şirkete ait olduğunu haciz adresinde şube olarak faaliyet gösterdiklerini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı (alacaklı) vekili, davacı ve borçlu şirket ortaklarının karı koca olduğu ve aynı sektörde çalıştıkları, ödeme emri tebliğinden bir gün sonra borçlunun faaliyet adresinde davacının şube iş yeri açtığı, istihkak iddiasının alacaklıdan mal kaçırmak için danışıklı olarak ileri sürüldüğünü belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı (borçlu), usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre: “davacı ve borçlu şirkte ortakları Kenan ve Eda ve Hasanalioğlu’nun evli olduğu, iki şirket arasında organik bağ bulunduğu ödeme emri tebliğinden sonraki gün davacının haciz adresinde şube açması karşısında mülkiyet karinesinin borçlu yararına kabul edilmesi gerektiği, davacı şirketin karinenin aksini kanıtlayamadığı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nnu 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
25.03.2009 tarihli takibin devamı kararının tebliğ edildiği 17.04.2009’da tebliğ edilmiş, dava harcın yatırıldığı 27.04.2009’da 7 günlük yasal hak düşürücü süreden sonra açılmıştır.
Bu koşullarda davanın süre aşımı dikkate alınmadan işin esasına girilerek davanın reddi hatalı ise de verilen karar sonucu itibarı ile doğru olduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibarıyla doğru olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 16.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.