Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/16452 E. 2013/8493 K. 06.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/16452
KARAR NO : 2013/8493
KARAR TARİHİ : 06.06.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan aracın davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın çarpması sonucunda hasar gördüğünü, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini ileri isürerek 3.593,00 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlki bulunmamasına ve talebin müteselsil sorumluluk hükümlerine dayanmış olmasına göre davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan mahkeme hükmünün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 224,29 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına
6.6.2013 gününde Üye … ve …’ın karşı oyları ve oyçokluğuyla karar verildi.

-KARŞI OY-

Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko poliçesi ile sigortalı olan … plakalı araca davalı tarafa araç sürücüsünün 8/8 kusurlu olarak çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek davalıya ait aracın sürücüsünün bu kazanın meydana gelmesinde 8/8 kusurlu olması nedeniyle ödenen 3.593,00 TL hasar bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş,
Davalı …, aracın diğer davalı …’ya ait olduğunu, aracı kendisi kullanırken üçüncü bir aracın çarpması sonucu kendisinin de davacının sigortalısına ait araca çarptığını, bütün kusurun olay yerinden kaçan plakası alınamayan araçta olduğunu, davalı … ise maliki olduğu aracın diğer davalının idaresindeyken üçüncü bir şahsın sevk ve idaresindeki aracın çarpması sonucu olayın meydana geldiğini, olayda kusurlarının bulunmadığını savunmuşlar,
Mahkemece davanın kabulü ile 3.593,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, karar sayın çoğunluk tarafından onanmış olup onama gerekçesine aşağıda açıklanan nedenlerle katılamıyoruz.
Davalılardan malik olan … 2918 sayılı KTK’nun 86.maddesi, davalı sürücü … ise BK’nun 41 ve devamı maddeleri uyarınca sürücünün kusuruna isabet eden oranda zarardan müteselsilen sorumludurlar.
Davacı vekili, davalıların işleten ve sürücüsü olduğu aracın olayda 8/8 oranında kusurlu olduğunu ileri sürerek zararın tamamının davalılardan tahsilini istemiş, 17.5.2012 tarihli celsede kazayla ilgili olarak emniyet güçleri tarafından düzenlenen resmi tutanağın bulunduğunu bildirmiştir.
19.05.2010 tarihli kaza tutanağında, sürücü …’ın kullandığı araca plakası alınamayan bir aracın çarpması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle sağ şeritteki … idaresindeki … plakalı araca çarpması ile maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği belirtilmiş,
6.8.2012 tarihli bilirkişi raporu ile de olayda tehlike yaratan ilk kusurlu davranışta bulunan ve bu sebeple de kaza ve hasarın meydana gelmesine neden olan plakası alınamayan araç sürücüsünün %75, davalı …’ın %25 kusurlu olduğu, davacının sigortalısı olan araç sürücüsünün kusursuz olduğu belirtilmiştir.
Davalı sürücü …’ın olayda %25 oranında kusurlu olması davacının davasını açarken kaza tesbit tutanağına göre kusuru olup kazaya karışan sorumlular yönünden teselsül hükümlerine dayanarak davayı açmaması nedeniyle her iki davalının kendi kusur oranına isabet eden hasar miktarından sorumlu tutulması gerekirken hasarın tamamından davalıların sorumlu tutulması gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin kararın bozulması gerektiği gerekçesi ile çoğunluk görüşüne karşıyız.
… …
(Karşı oy) (Karşı oy)