Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/14762 E. 2013/15465 K. 11.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/14762
KARAR NO : 2013/15465
KARAR TARİHİ : 11.11.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Davacılar vekili, müvekkili İsrafil’in kullandığı araca, davalıların işleteni, sürücüsü, ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını halen yoğun bakımda olduğunu, diğer davacılar eş ve çocuklarının da mağdur duruma düştüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.000,00 TL maddi
tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili birleştirilen davada, müvekkilinin yoğun bakımda bulunduğunu, bakıma muhtaç durumda yaşadığını, kendisine vasi tayin edildiğini belirterek 150.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili, 08/06/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile aktüerya bilirkişi raporuna göre müvekkili İsrafil’in sürekli işgöremezlik zararı ile bakıcı gideri zararının toplam 573.034,98 TL olduğunu belirterek bu bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline (sigorta şirketlerinin limitleri dahilinde sorumlu tutulmalarına), diğer müvekkilleri yönünden maddi tazminat talepleri bulunmadığından bu kişiler yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacılar Kerime, Hatice, Burak ve Sedanur hakkında tazminat talebi olmadığından bu kişiler yönünden bir hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacı …’in maddi tazminat talebinin kabulü ile, 286.517,49 TL sürekli işgöremezlik tazminatı ile 286.517,49 TL bakım gideri olmak üzere toplam 573.034,98 TL’nin tüm davalılardan müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, davalı … şirketlerinin dava tarihinden, diğer davalıların olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulmasına, davalı … AŞ’nin poliçe limiti 50.000,00 TL, davalı …’nin poliçe limiti 250.000,00 TL ile sınırlı sorumlu tutulmalarına karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde, bakıcı giderlerinin 6111 sayılı yasa kapsamında bulunmaması nedeniyle bu giderden davalı … şirketinin sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. mlu tutulduğuna göre, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.2.b maddesi uyarınca, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinden, davalı … şirketinin sorumlu olduğu limitin, tazminata oranı esas alınarak sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken tamamından sorumlu tutulması doğru değil, bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 2. bendinin son fıkrasına “ … verilmesine” ibaresinden sonra gelmek üzere “davalı …’nin 14.724.00 TL’lik kısmından sorumlu tutulmasına” ibarelerinin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …Ş.ye geri verilmesine 11.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.