YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/14316
KARAR NO : 2012/12912
KARAR TARİHİ : 22.11.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı tarafa ait araçların sebebiyet verdiği kazada müvekkilinin yaralandığını, tedavisinin devam ettiğini, istirahetli olduğu dönemlerde maaşında ciddi kesintiler yapıldığını, uzun süre başkasının bakımına muhtaç yaşadığını, büyük manevi acılar çektiğini, yüzünde sabit iz kaldığını, davalıların ağır kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 500 TL tedavi gideri, 500 TL yoksun kalınan kazanç ve işgücü kaybı zararı toplamı 1.000 TL maddi tazminat ile 5.000 TL manevi tazminatın, olay tarihinden işleyecek faiziyle birlikte, sigorta şirketleri poliçe limitiyle sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş; 1.3.2004 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 59.919.214.997 TL daha artırarak toplam 60.919.214.997 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili, davalı …’nın yönetimindeki aracın ZMSS poliçesinin müvekkili nezdinde düzenlendiğini, sigortalının kusuru oranında kişi başına azami 11.000 TL tedavi gideri ile sorumlu olduklarını, manevi tazminatın teminat kapsamında olmadığını savunmuştur.
Davalı … olayda kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Ekmekçilik ve Gıda San. Tic. Ltd. Şti vekili, müvekkili şirketin kazaya karışan aracı olay tarihinden önce haricen 3.kişiye sattığını, zarardan sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
23.7.2008 gün 2001/966-2008/285 sayılı önceki hükmün davalılar … ve … Sigorta A.Ş vekili tarafından temyizi üzerine, Dairenin 12.11.2009 gün 2008/5299-2009/7462 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyulmasından sonra mahkemece, davalı … ve … Sigorta A.Ş aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 12.183,80 TL maddi tazminatın davalı … Sigorta A.Ş’nin sorumluluğu tedavi gideri ve sakatlık teminatı ayrı ayrı 11.000 TL ile sınırlı olmak üzere anılan davalılardan tahsiline, davalı … şirketinin dava tarihinden, davalı …’un olay tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olmalarına, 1.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı …’dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, dava dilekçesinde manevi tazminat talebinde de bulunmuş olup, bu tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalı taraftan tahsilini talep etmiştir. 23.7.2008 tarih 2001/966-2008/285 sayılı önceki hükümde, talep gibi manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı …’dan tahsiline karar verilmiş; hükmün davalı … ile aleyhine hüküm kurulan … Sigorta A.Ş vekilleri tarafından temyizi üzerine, Dairenin 12.11.2009 tarih 2008/5299-2009/7462 sayılı ilamı ile hüküm bu yön dışında, başka hususlar yönünden araştırmaya yönelik olarak bozulmuş
olup davacı yararına bu konuda usulü müktesep hak oluşmuştur. Kaldı ki zaten yerleşik uygulamalara göre manevi tazminata, talep halinde olay tarihinden itibaren faiz işletilmektedir. Bu durumda mahkemece, bozmaya uyulmasından sonra kurulan hükümde hem davacının usulü kazanılmış hakkı hemde yerleşik uygulamalar gereğince davacı yararına hükmedilen manevi tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde dava tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi doğru değil bozma sebebi ise de bu yöndeki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun geçici 3.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı …’ın temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 1/B bendinde yazılı “manevi tazminat isteğinin kısmen kabul, kısmen reddine, takdiren 1.000 TL manevi tazminatın” ibarelerinden sonra gelen “dava gününden itibaren” ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “1.1.2001 olay tarihinden itibaren” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar düzeltme yolu açık olmak üzere peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.