Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/13019 E. 2012/12986 K. 23.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13019
KARAR NO : 2012/12986
KARAR TARİHİ : 23.11.2012

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Çocuklar hakkındaki acil koruma tedbiri istemine ilişkin davada … Çocuk ve … Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R –

Dava, 15.07.2005 günü yayınlanıp yürürlüğe giren 5395 Sayılı Çocuk Koruma Yasası uyarınca çocuklar hakkında acil koruma kararı verilmesi istemine ilişkindir.
Çocuk Mahkemesince suç şüphelisi veya mağduru olmayan kişilerle ilgili koruma tedbirlerinin Çocuk mahkemelerinde değil, Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Aile Mahkemesi ise, aile mahkemesinin görevli olmadığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun çocukların korunmasına, hakların ve esenliklerin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esasların düzenlenmesini amaç eden 1. maddesi ve korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında alınacak tedbirler ile suça sürüklenen çocuklar hakkında uygulanacak güvenlik tedbirlerinin usûl ve esaslarını kapsamına alan 2. maddesi ile koruma ihtiyacı olan çocuklar ile suça sürüklenen çocuklar ayrı ayrı değerlendirilmiş ve aynı kanunun 3/a-1 maddesi ile “korunma ihtiyacı olan çocuk” ve 3/a-2 maddesi ile “suça sürüklenen çocuk” kavramlarının tanımları yapılmıştır.
Aynı Kanun’un 3 maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ile 7/1 maddeleri uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbirlerin “çocuk hakimi” tarafından alınacağı, görevli mahkemeler yönünden ise suça sürüklenen çocuklardan söz etmeyen geçici 1. maddesinin 4. fıkrasında, çocuk mahkemesi bulunmayan
yerlerde, bu mahkeme kurulup göreve başlayıncaya kadar korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında tedbir kararlarının, görevli aile ve asliye hukuk mahkemelerince alınacağı belirtilmiştir. Yine, görevli mahkeme yönünden 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 26 maddesinin 1, 2 ve 3. fıkrası ile bu kanunun uygulamasına ilişkin yönetmeliğin, usul ve esaslar hakkındaki 4. maddenin (I/e) fıkrası ile “mahkeme; çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemelerini, çocuk mahkemesi bulunmayan yerlerde aile yada asliye hukuk mahkemeleri ile ceza mahkemelerini” şeklinde görevli mahkemeler belirtilmiştir.
Yine aynı yasanın 9. maddesinde “Derhâl korunma altına alınmasını gerektiren bir durumun varlığı hâlinde çocuk, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından bakım ve gözetim altına alındıktan sonra acil korunma kararının alınması için Kurum tarafından çocuğun Kuruma geldiği tarihten itibaren en geç beş gün içinde çocuk hâkimine müracaat edilir. Hâkim tarafından, üç gün içinde talep hakkında karar verilir. Hâkim, çocuğun bulunduğu yerin gizli tutulmasına ve gerektiğinde kişisel ilişkinin tesisine karar verebilir.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, hakkında acil koruma tedbiri talep edilen çocukların 5395 Sayılı Yasa’nın 3. maddesinde tanımı yapılan korunma ihtiyacı olan çocuklardan olup, 5395 sayılı Yasa’nın 9. maddesi ile amaç ve kapsamını düzenleyen 1 ve 2 maddeleriyle görevli mahkeme yönünden yukarıda yapılan açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, bu kanun kapsamında tedbir talepleri ile ilgili olarak Çocuk Mahkemeleri yetkili kılınmıştır.
Bu durumda, acil koruma kararı verilmesine ilişkin davanın Çocuk Mahkemesinde görülmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.’nun 21 ve 22. maddeleri gereğince … Çocuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 23/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.