Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/12882 E. 2012/12981 K. 23.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/12882
KARAR NO : 2012/12981
KARAR TARİHİ : 23.11.2012

Taraflar arasındaki davada … Asliye Hukuk ve …. Tüketici Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Dava, davacı ile yüklenici davalı arasında 3. bir kişi adına kayıtlı olan,… mah. 112278 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılacak inşaattan belli evsaftaki dairenin satışına ilişkin sözleşme hükümlerine aykırılık iddiasıyla uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.
Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın Tüketici Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Tüketici Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
4077 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkındaki yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 3/f maddesine göre satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler” olarak, aynı Yasa’nın 3/e maddesinde de tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmış, 3/c maddesinde ise, “konut ve tatil amaçlı taşınmaz mal satışları da” Tüketici Yasası kapsamına alınmıştır.
Her ne kadar konut satışının resmi şekilde yapılması gerekli ise de, (TMK.’nun 706., BK.’nun, 213. ve Noterlik Yasasının 89. md.) arsa payı devri karşılığı yapılan inşaat sözleşmesi bunun istisnasıdır. Sözleşme gereği edimini yerine getiren yüklenici, kendisine düşen bağımsız bölümleri yazılı
olmak koşulu ile BK’nun 162 ve devamı maddelerine göre üçüncü kişilere devir ve temlik edebilmektedir.
Oturmak amacı ile konut satın alan kişi ile yüklenici arasında düzenlenen sözleşme, BK.’nun 162. maddesi hükmüne göre alacağın temliki mahiyetinde olup, bu tür sözleşmelerin resmi biçimde yapılması zorunlu değildir. Somut olayda, düzenlenen adi yazılı sözleşmenin bu nitelikte olup, eser sözleşmesi mahiyetinde olmadığı ve konut satışının da 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre, uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince …. Tüketici Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 23/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.