YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/11575
KARAR NO : 2014/1509
KARAR TARİHİ : 11.02.2014
MAHKEMESİ : Ankara 6. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/06/2012
NUMARASI : 2011/1047-2012/485
Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, Ankara 14.İcra Müdürlüğünün 2011/7003 sayılı takip dosyasından, 23.08.2011 tarihinde yapılan haciz sırasında 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu, haczedilen otomatların borçluya ait olduğu ve 3.kişinin hapis hakkını kullanma koşullarının gerçekleşmediğini belirterek, İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddine ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı 3.kişi vekili, borçlu ile yapılan kampüs içindeki içecek otomatlarının kurulması ve işletilmesi sözleşmesinin 4.maddesi gereğince borçlunun sıcak ve soğuk içecek ile gıda otomatlarını teminat olarak gösterdiği, anılan sözleşmenin 9/1 maddesinde sözleşmedeki yükümlülükleri yerine getirmediği takdirde teminatların gelir kaydedileceğinin kabul edildiği, borçlunun edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmenin fesh edildiği ve teminat olarak gösterilen otomatların gelir kaydedildiğinden haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, borçlu ve 3.kişi arasında yapılan sözleşme, ihtarnamelerden mülkiyetin borçluya ait olduğuna yönelik kabul bulunduğu, davalının iddiasının aksine sözleşme fesh edilmeyip sürenin dolduğu ve yenilenmediği bu halde sözleşmenin 6. maddesi gereğince otomatların borçlu tarafından yerinden kaldırılmadığı takdirde gecikme cezasının ödeneceğinin belirtildiği, 23.07.2011 tarihli ihtarnamede hapis hakkının kullanacağının belirtilmesinin cebri icra ve haczi engellemyeceğinden bahisle davanın kabulüne karar vermiş ve hüküm davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nin 99.maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir.
Dava konusu haciz 23.08.2011 tarihinde davalı 3.kişi üniversiteye ait personel yemekhanesinde gerçekleşmiştir. Borçlu şirket, yemekhanede bulunan içecek ve gıda otomatlarının kurulması ve işletilmesi işini aldığı, ancak hacizden önce 31.07.2011 tarihinde sözleşme sona erdiğinden hacizli malların 3.kişi elinde bulunduğunun kabulü gerekir. Bu halde mülkiyet karinesi 3.kişi lehine olup aksininin davacı alacaklı tarafından kesin ve güçlü delillerle ispatlaması gerekmektedir.
Davacı alacaklı tarafından sunulan ve davalı 3.kişi tarafından da kabul edilen sözleşme içeriğinden, 01.08.2010 ve 31.07.2011 tarihleri arasında borçlu şirket, 3.kişi üniversiteye ait kampüs içindeki içecek ve gıda otomatlarını kuracak ve işletecektir. Sözleşmenin 4.maddesinde bu otomatların borçlu tarafından teminat olarak gösterildiği ve sözleşmenin ihtilafsız sona ermesi halinde borçluya iade edileceği, 9.1 maddesinde ise sözleşmenin feshi halinde ihtara gerek kalmadan 3.kişinin teminatları irad kaydedip zararını talep edeceği belirtilmiştir.
Davalı 3.kişi, 01.06.2011 tarihli noterden çekilen ihtarname ile borçludan 3.097,50 TL tahsis bedeli borcunu ödemesini istediği, 27.07.2011 tarihli ihtarname ile de sözleşme süresinin uzatılmayacağı, sözleşmenin 31.07.2011 tarihinde sona ereceği, 29.767,59 TL borcun 29.07.2011 tarihine kadar ödenmesi gerektiği aksi takdirde sözleşmenin 4.maddesi gereğince otomatların iade edilmeyeceği ve yasal takibe geçileceği belirtilmiştir. Borçlu tarafından belirtilen borcu ödediği iddia ve ispat edilmemiştir.
Bu durumda, borçlu şirket ile 3.kişi üniversite arasındaki sözleşmenin ihtilafsız sona erdiğinden söz edilmesi mümkün değildir. Sözleşmenin 4. maddesi gereğince teminat olarak gösterilen otomatların, sözleşme ihtilafsız sona ermediğinden 9.madde gereğince irad olarak kaydedilmesi sağlanmıştır. Davalı 3.kişi bu yasal hakkını takipten önce kullandığından, alacaklının artık bu otomaların borçluya ait olduğundan bahisle haczi sağlaması söz konusu değildir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davacı alacaklının davasının reddine karar verilemesi
. gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilemesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.