Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2012/11569 E. 2012/12318 K. 08.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/11569
KARAR NO : 2012/12318
KARAR TARİHİ : 08.11.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın neden olduğu kaza sonucunda müvekkillerinin desteklerinin hayatını kaybettiğini ileri sürerek, toplam 32.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 6.000,00 TL cenaze giderinin davalılardan ve 72.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve …’tan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirketleri vekili ve davalı … vekili davanın reddini savunmuştur.
Davalı … davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı … tarafından talep edilen maddi tazminat isteminin reddine, davacı … yönünden davanın kısmen kabulü ile 18.831,95 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 2.000,00 TL cenaze gideri ve davacı … için 650,31 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan, toplam 12.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve …’tan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekili ile davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. B.K’nun 47. maddesine göre manevi tazminat hakimin özel halleri gözönüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı, ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı, zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta kusur durumu, kazada üç kişinin hayatını kaybetmiş olması dikkate alındığında davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat yetersiz olup, hakkaniyete uygun görülmemiştir.
3-Davacı … meydana gelen trafik kazasında kardeşi …’yı kaybettiğini ve destekten yoksun kaldığını ileri sürmüştür. Destekten yoksun kalma tazminatı Borçlar Kanunu’nun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup “Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK.’nun 45/II. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
Ancak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir. Hukuk Genel Kurulu’nun 21.04.1982 gün, 979/4-1528 E., 412 K. sayılı kararında da belirtildiği gibi;BK.nun 45.maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de nafaka hakkındaki
hükümlere dayanır, sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır.
Davacı … kaza tarihinde 22 yaşındadır ve ailesi birlikte yaşamaktadır. Kardeşi …’nın desteğinden yoksun kaldığının kabulü için desteğin eylemli ve düzenli olduğunun kanıtlanması gerekir. Davacı tarafından bu husus kanıtlanmadığı halde hatalı değerlendirme ile davacı … yararına destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
4-Davalı … şirketi trafik sigortacısıdır. Mahkemece davalı … şirketi aleyhine maddi tazminata hükmedildiği halde yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması isabetli değildir.
5-Kabule göre de, hükmedilen toplam destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti fazla olduğu gibi, reddedilen maddi ve manevi tazminat üzerinden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2, 3, 4 ve 5 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalı …’a geri verilmesine 08.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.