YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/10957
KARAR NO : 2013/943
KARAR TARİHİ : 04.02.2013
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının idaresindeki aracın asli kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda, davacıya ait araçlarda (kamyon ve üzerindeki tanker) hasar oluştuğunu ileri sürerek, davalının … şirketinin de davalıyı % 75 kusurlu kabul ederek ödediği miktarlar zarar bedelinden düşüldükten sonra ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, bakiye 739,30 TL. tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline … verilmesini talep etmiş, 29.11.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle bilirkişi raporuna göre davalı olayda tam kusurlu bulunduğundan bakiye tazminat talebini 4.970,91 TL.na yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere göre, ıslah edilen davanın kabulü ile 4.970,90 TL. nın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine … verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu olayda davalının % 75 oranında kusurlu bulunduğunu (davalının … şirketinin bile davalıyı % 75 kusurlu kabul ettiğini) belirterek dava
açmış, ıslah dilekçesiyle bilirkişi raporuna göre davalı olayda tam kusurlu bulunduğundan taleplerini (tam kusura göre) 4.970,91 TL. na yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, davanın ve ıslah talebinin reddini istemiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporuyla belirlenen % 100 kusur oranına göre hesap edilen miktar üzerinden davanın kabulüne … verilmiştir.
Uyuşmazlık dava dilekçesinde davalıya atfedilen kusur oranına karşılık gelen tazminat miktarının ıslah dilekçesiyle artırılıp artırılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Davacı vekili, olayda davalının % 75 oranında kusurlu olduğunu dava dilekçesinde açıkça belirtmiştir. Bu ifade ile davacı, kusur oranı yönünden talebini sınırlandırmış olup, davalının bu oranı aşan kusur oranı yönünden zımni feragatta bulunduğunun kabulü gereklidir. Zira davacı, dava dilekçesinde belirttiği kusur oranı yönünden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı gibi, ıslah dilekçesinde kusur oranını ıslah ettiği yönünde bir beyanda da bulunmamıştır. Bu nedenle de, tazminat miktarını artırmak için vermiş olduğu ıslah dilekçesiyle kendi feragatiyle sonlanan bir hakkı talep etme imkânı bulunmamaktadır. (… …’nun 23.1.2013 gün, 2012/17-1581 Esas, 2013/76 … sayılı ilamı ile …’nun 03.10.2007 gün ve 2007/4-613 Esas, 2007/713 … sayılı ilamında aynı ilke benimsenmiştir.)
O halde, yukarıda açıklanan ilkeler ışığında değerlendirme yapılarak varılacak sonuca göre … vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 4.2.2013 gününde oybirliğiyle … verildi.