Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2011/9449 E. 2012/4822 K. 17.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9449
KARAR NO : 2012/4822
KARAR TARİHİ : 17.04.2012

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı Aviva Sigorta AŞ. vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.4.2012 Salı günü davacı … vekili Avukat … ve davalı Aviva Sigorta AŞ vekili Avukat … geldiler. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı ve davalı Aviva Sigorta AŞ vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı Aviva Sigorta AŞ’ye kasko sigortalı olduğunu, araç ile su kanalına düşerek hasarladığını açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 106.683,81 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile, 104.388,44 TL’nin temerrüt tarihi olan 13.5.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Aviva Sigorta AŞ’den tahsiline, davalı acente hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Aviva Sigorta Aş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacıya ait ve davalı tarafa kasko sigortalı aracın su kanalına düşerek hasarlandığı konu
sunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İhtilaf kaza anında aracı kimin kullandığı ve davacının doğru ihbar yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği noktasında toplanmaktadır.
TTK’nun 1281. maddesi uyarınca; Sigortacı, harb ve isyandan başka bir sebeple mallara arız olan telef ve tagayyür gibi bütün hasarlardan mesul olur. Sigortacının, 1 inci fıkra gereğince mesul olduğu rizikolardan biri sigorta poliçesinin hükmünden istisna edilmişse vaki hasarın istisna edilen rizikolardan doğduğunun ispatı sigortacıya aittir.
Aynı yasanın 1292. maddesi gereği; Sigorta ettiren kimse sigortanın taalluk ettiği rizikonun gerçekleştiğini haber aldığı tarihten itibaren beş gün içinde sigortacıya haber vermeye mecburdur. Sigorta ettiren kimse kasten yukarıki fıkralar gereğince ihbarda bulunmamış ise sigorta haklarını zayi eder. Sigorta ettiren kimsenin kusuru halinde, kusurun ağırlığına göre sigortacının ödemekle mükellef olduğu bedel indirilebilir.
Bu durumda, TTK 1281 md.gereği zararın poliçe dışında kaldığının ıspatı kural olarak sigortaya aittir. İstisnası 1292/3 md gereği doğru ihbar yapılmaz ise ıspat yükü karşı tarafa geçer.Davacı ile arasında menfaat çatışması olduğu iddia ve ispat edilmemiş olan davalı tanığı … mahkemece alınan ifadesinde “ kazanın meydana geldiği yerde hayvancılık yaptığını, bir otomobilin su kanalına düştüğünü görünce yanına gittiğini, araçtan 17-18 yaşlarında genç birisini çıkardığını, araçtan çıkan çocuğun kendisine ait 0532 5690094 nolu cep telefonundan babasını yani davacının eşini aradığını, davacının olay yerine sonradan geldiğini, davacı tanıkları ile jandarmanın ise olay yerine 30-40 dakika sonra geldiğini” beyan etmiştir. Kaza tespit tutanağına göre, kaza 26.4.2009 saat 17.00’de meydana gelmiş olup, Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ’nin 22.6.2010 tarihli cevabi yazıları ile de kazanın olduğu gün saat 17.12 de tanık aydının cep telefonundan davacının eşine ait olduğu bildirilen numaranın arandığı ve 9 saniye görüşme yapıldığı sabittir. Davalı tanığı Aydın, 17.3.2001 tarihli celseye getirilen davacının 1992 doğumlu oğluaracı kullanan kişi olmadığını, aradan uzun zaman geçtiği için kesin olarak hatır
layamadığını beyan etmiş ise de, dosya içinde mevcut nüfus aile kaydından davacının Çağatay’dan başka 1990 doğumlu oğlu …’ın da bulunduğu tespit edilmiştir.
Tüm bu deliller nazara alındığında kaza anında aracı davacının kullanmadığı, davacının doğru ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşıldığından TTK 1292.maddesi uyarınca ispat yükü davacıda olup, davacının zararın teminat içinde kaldığını ispatlaması gerektiği gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Aviva Sigorta AŞ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 900.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı Aviva Sigorta AŞ’ye verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Aviva Sigorta AŞ’ye geri verilmesine 17.4.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.