YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9205
KARAR NO : 2012/10471
KARAR TARİHİ : 02.10.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili, davalılar … ve … vekili ile davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkili …’in sürücüsü olduğu ve …’in içerisinde yolcu olarak bulunduğu aracın, davalı …’in sürücüsü ve davalı …’nın işleteni olduğu ve davalı Finans Sigorta’ya ZMSS poliçesi ile sigortalı araca çarpması sonucu … ve …’in yaralandığını belirterek, … yönünden çalışamadığı dönem için 1.000 TL, hastane ve tedavi masrafları için 1.231,26 TL, iş gücü kaybı için 1.768,74 TL maddi tazminat ile 25.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte; … yönünden çalışılamayan dönem için 1.000 TL, hastane ve tedavi giderleri bakımından 2.398,24 TL, iş gücü kaybı için 1.601,76 TL maddi tazminat ile 25.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, Sigorta maddi tazminatlardan ve poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile davacı … için geçici iş gücü kaybı talebini 10.519,00 TL.ye, davacı … için ise geçici iş gücü kaybı talebini 14.025 TL.ye yükseltmiştir.
Davalı Finans Sigorta vekili, kaza nedeniyle davacılar için tedavi gideri ödemesi yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
../…
– 2 –
2011/9205
2012/10471
Davalılar … ve … vekili ise, asıl kusurun davacı araç sürücüsünde olduğunu, maddi ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre, davacılar … ve …’in kalıcı iş gücü kaybı ispat edilemediğinden buna ilişkin tazminat taleplerinin reddine, davacı … lehine 1500 TL, davacı … lehine 1600 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı … için 10.459,80 TL, … için 13.966,20 TL geçici işgöremezlik tazminatının davalılar … ve … yönünden kaza tarihinden başlayacak yasal faizi ile ve davalı Finans Sigorta yönünden dava tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte ve davalı Finans Sigorta yönünden sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya dair talebin reddine, davalı Finans Sigorta tarafından davacılar için yapılan tedavi gideri ödemeleri dikkate alınarak davacı … ve …’in tedavi ve hastane masraflarına ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalılar … ve … vekili ile davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalılar … ve … vekili ile davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı
../…
– 3 –
2011/9205
2012/10471
verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatların çok düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Mahkemece, davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvuru harcı ve ıslah harcının tamamının davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerine dahil edilerek kabul red oranına göre tahsiline karar verilmesi de doğru olmayıp bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekili ile davalı … vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.253,60 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar …, … ve sigorta şirketinden alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 02.10.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
…