Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2011/8885 E. 2012/2367 K. 29.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8885
KARAR NO : 2012/2367
KARAR TARİHİ : 29.02.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın davalı … ile karışmış olduğu trafik kazası sonucu hasarlandığını belirtip, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere sigortalıya ödenen tazminattan kusur oranına göre 1.684,85 TL’lik bölümünün davalıdan tahsili amacı ile yapılan icra takibine vaki itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı cevap vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün 2010/10436 sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, kasko sigorta sözleşmesi uyarınca ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davalı …’a dava dilekçesinin tebliği için çıkarılan tebligat evrakı tebliğ edilemeyerek iade olunmuş, davalıya daha sonra tebligat yapılmamıştır. Anayasa’nın 36 ve HMK’nun 27. (HUMK’nun 73.) maddelerine göre; kanunun gösterdiği istisnalar dışında hakim, her iki tarafı dinlemedikçe veyahut sav ve savunmalarını bildirmeleri için yasal şekillere uygun olarak davet etmedikçe kararını veremez. Yasanın bu açık hükmüne aykırı olarak ve mahkemece kendisine yöntemince tebligat yapılmayarak savunma hakkı kısıtlanmış olan davalıya dava dilekçesi usulünce tebliğ edilip, ortaya koyacağı delil-
ler toplanıp savunması çerçevesinde değerlendirme yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlanmadan davalının yokluğunda yargılama yapılıp hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin esasa ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) [dağılım]numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 29.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.